Exemples d'utilisation de "Правда в том" en russe

<>
Правда в том, что Бо Рэндольф наживался в этом мире разрушая нашу культуру и всех окружающих. Gerçek şu ki günümüzün Beau Randolph'ları kültürümüzü ve buna dahil olan herkesi aşağılayarak bu işten fayda sağlıyorlar.
Это может показаться обидным, но это правда: большая часть фильмов мне не нравится. Acı ama gerçek şu ki artık filmler benin zevkime hitap etmiyor.
Но суть в том, что там существуют целые цивилизации потомков людей с Земли. Ama konu şu ki, oralarda pek çok uygarlıklar var soyları insan ırkından gelen.
Опираясь на новости, организаторы шахматного турнира отрицают, что они дисквалифицировали девушку - правда то, что девушка сама покинула турнир. Haber bültenlerine göre, turnuvanın yöneticileri kızı turnuvadan diskalifiye ettiklerini yalanlıyorlar - ki gerçek bu çünkü kız kendisi turnuvadan çekildi.
Вопрос в том, где убежище Эми? Soru şu ki Amy'nin güvenli sığınağı nerede?
Они, правда, получат наказание? Konuşursam, gerçekten ceza alacaklar mı?
Суть в том, что я руковожу расследованием. Konu şu ki, soruşturmanın başındaki kişi benim.
Вы смеётесь над всем, правда? Her şeye gülüyorsun, değil mi?
Но хорошие новости в том, что мы победили. Biliyorum, iyi haber şu ki savaşı biz kazandık.
Правда, сколько это длилось? Cidden, ne kadar sürdü?
Дело в том, что Изабелла слишком много думает. Gerçek şu ki, Isabella fazla detaylı şeyler düşünür.
Вы правда ели траву? Cidden ot yedin mi?
Дело в том, что современная школа Полностью пропустила Вас. Gerçek şu ki, bugünün modern okulları sizleri sınıfta bıraktı.
Мы повеселимся на славу, правда? Bugün hepimiz eğleneceğiz, değil mi?
Суть в том, что Кристи фактически сказала ей, где именно искать фонарик. Gerçek şu ki, Christy esasında ona el fenerini tam olarak nerede bulacağını söyledi.
Да, надо бы приглашать Мару почаще, правда? Evet, Mara'yı daha çok çağırmalıyız, değil mi?
Дело в том, что я не обычный младенец. Gerçek şu ki, ben sıradan bir bebek değilim.
Мне правда пора бежать. Gerçekten yola koyulmam lazım.
Суть в том, что ее преследовали. Mesele şu ki, kendisi takip ediliyormuş.
Мне правда показалось, что ты симпатичная. Güle güle. Gerçekten de güzel göründüğünü düşündüm.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !