Exemples d'utilisation de "возможностей" en russe

<>
У тебя было куча возможностей, чтобы выдать меня. Beni üç kağıda getirmek için bir sürü fırsatın vardı.
Смотри, у нас немного возможностей добавить крови, так что сделаем это. Tamam, sahnelerin kanlı olması için elimize çok fırsat geçmiyor. Haydi yapalım şunu.
Это оставляет кучу других возможностей. Bu geriye birçok olanak bırakır.
Там представляется несколько выгодных возможностей в торговле жемчугом. İnci ticareti gibi bir kaç kârlı fırsat bulabileceksin.
Уверен, что упустил кучу возможностей, и упущу еще. Çok büyük fırsatları kaçırdığıma eminim. Ve daha başkalarını da kaçıracağım.
Там есть так много хороших возможностей. Dışarıda çok daha iyi fırsatlar var.
У тебя всё ещё полно возможностей. Önünde bir sürü seçenek var hâlâ.
Что значит, максимальных возможностей? Maksimum potansiyel derken neyi kastediyorsun?
Я разбазарил кучу возможностей, это правда. Ага. Bir çok fırsatı israf ettim, doğrudur bu.
Когда едешь на поезде и смотришь в окошко, то вокруг видишь море всяких возможностей. Trene binersin, pencereden bakarsın hiçbir şey görmezsin, ama sahilden sahile birçok fırsat vardır.
"ам много возможностей, так мало времени. Çok fazla seçenek ama çok az zaman var.
Окно небывалых возможностей открывается сейчас. Şimdi bir fırsat penceresi açılıyor!
Президенту дают уйму возможностей, Сайрус. Başkana korkunç bir fırsat verildi Cyrus.
Не думаю, что должен объяснять, что гибель Общества открыла для меня несколько возможностей. Sana Cabal'ın yok oluşunun benim için birçok yeni fırsatlara kapı açtığını söylememin hiçbir mahzuru yok.
Вы в правильном месте - у вас будет много возможностей попрактиковаться. O zaman doğru yerdesin. Kendini geliştirmek için bir çok fırsatın olacak.
Я только что разговаривал с Рондой о том, насколько коротка жизнь, и сколько есть возможностей. Rhonda ile hayatın ne kadar kısa olduğu hakkında konuşuyordum. Ve dışarıda nasıl bu kadar çok seçenek olduğunu.
Земля больших возможностей ждет! Fırsatlar ülkesi seni bekliyor.
В школе парни звали меня "Человеческое окно возможностей". Kesinlikle. Lisede oğlanlar bana "fırsatın canlı kapısı" derlerdi.
Итак, Молли, ты закончила колледж, и перед тобой масса возможностей. Sonra Molly, üniversiteden mezun olacaksın. Bir dünya dolusu fırsat seni bekliyor olacak.
У них нет этих возможностей. Onların önünde bu fırsatlar yok.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !