Beispiele für die Verwendung von "сканеры показывают" im Russischen

<>
Сканеры показывают, что ракеты пробили поверхность планеты. Tarayıcılar, füzelerin gezegenin kabuğunu delip geçtiğini gösteriyor.
И балет не показывают. TV balesini bile kaldırmışlar.
Эти хитрые сканеры пропускают всех и каждого. Bu yüksek teknolojili tarayıcı herkesi içeri alıyor.
Тед, Генри показывают. Ted, Henry çıktı.
Наши сканеры не дают сбоев. Bizim tarayıcılarımızda bir sorun yok.
Анализы крови показывают бензодиазепина в ней кровоток. Lanet olası testler kanında benzodiazapin olduğunu gösteriyor.
Все картографические сканеры работают автоматически. Tüm harita tarayıcıları tam otomatikte.
Исследования показывают, что пациентам становится легче, если они чувствуют, что их врач их любит. Mnh - mnh. Araştırmalar gösteriyor ki hasta aslında daha iyi yapmak onlar düşünüyorsanız onların doktor onları seviyor.
Сканеры готовы, сэр. Tarayıcılar hazır, efendim.
Зачем мне это показывают? Neden bana bunu gösteriyorsun?
Да, часы. Показывают время. Evet, saat zamanı gösterir.
Но последние исследования показывают, что это предупреждает сифилис, поэтому мы так и поступаем. Ama son çalışmalara göre, frengi hastalığının da önüne geçiyormuş yani o da bizim tarafımızda.
Анализы Джошуа показывают что у него малокровие и много лейкоцитов. Josh'un tahlillerine göre yüksek akkan hücre sayısı ve kansızlığı var.
Анализы показывают, что повреждений нет. Yapılan analizlere göre hiçbir sorununuz yok.
Они показывают, что телепортация прошла успешно. Sistem kayıtları, ışınlanmanın başarıyla tamamlandığını gösteriyor.
Телефонные записи показывают входящие звонки на Вашу прямую линию и Вы говорили в общем минут. Telefon kayıtları, aramaların direkt hattınıza geldiğini ve onunla toplamda on iki dakika konuştuğunuzu gösteriyor.
Телки показывают сиськи за бесплатно. Kadınlar resmen bedavaya memelerini gösterirler.
Спутники показывают пятно радиации. Uydu radyasyonda yükselme gösteriyor.
Как показывают улики, убийство было совершено из-за наркотиков. Deliller de buna işaret ediyor. Bu cinayet uyuşturucuyla ilgili.
Международные исследования показывают, что если в совете есть хотя бы три женщины, вся культура начинает менятся. Araştırmalara göre, ki dünya çapında yapılan araştırmalardan bahsediyorum yönetimde üç tane kadın olduğu zaman kültür değişmeye başlıyor.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.