Exemples d'utilisation de "что не" en russe

<>
Я-я полагаю, что не знаю своей собственной силы. Bazen ne kadar güçlü olduğumu unutuyorum. Pekâlâ, yürüyün!
Так что не давай волю твоему безграничному воображению. O sınırsız hayal gücüne ket vurmanı tavsiye ederim.
Так что не хочу задерживать тебя, спасибо. Çok teşekkürler, artık gidebilirsin. Hiç şüphem yok.
Так что не порть это, пожалуйста. Tamam mı? Lüften bunu berbat etme.
Можете прийти убедиться сами, но я уверен что не о чем волноваться. Bakın dilerseniz kesinleştirmek için aşağıya inip kendim bakacağım ve endişeye gerek yok eminim.
Прости, что не навещал тебя. Hastanede ziyaretine gelemediğim için özür dilerim.
Зная, что не сделал всё возможное, чтоб их спасти. Onları hayatta tutmak için her şeyi yapmadığın gerçeğini bile bile yaşamak.
Я думаю, что не бывает случайных совпадений. Sanırım kötü bir tesadüf gibi bir şey yoktur.
Так что не отступайте. O nedenle geri çekilme.
Генри, я попросила Тони отвезти меня на экзамен потому что не хотела обременять вас. Henry, Tony'nin beni ehliyet sınavına götürmesini istedim çünkü sana daha fazla yük olmak istemedim.
То, что не было исследовано в отношениях между её потерей в веру и последующими революционными взглядами. Daha önce inancını kaybetmesiyle hemen ardından gelen devrimsel görüşleri arasındaki ilişki daha önce hiç kimse tarafından irdelenmedi.
Жюри ясно видело, куда он гнет, так что не переживайте. Gerçekten iyiydiniz. Herşey yolunda. Jüri, tam olarak ne çevirmek istediğini görebiliyor.
Мои эксперименты сделали нас обоих богачами, так что не угрожай мне. Deneylerim sayesinde ikimizde çok para kazandık, o yüzden beni tehdit etme.
Ты сделаешь вид, что не замечаешь его? O zaman onları görmezden gelirsin. - Hayır.
Мы всегда с Акселем говорили, что не позволим девушке стать между нами. Axl ve ben her zaman aramıza bir kadının girmesine asla izin vermeyeceğimizi söylerdik.
Если я тебе скажу кое-что, ты обещаешь что не будешь нервничать? Sana bir şey söylesem, saçma bir şeyler yapmayacağına söz verir misin?
Дайте мне шанс придумать что-то, что-нибудь, что не должно будет заканчиваться чьей-то смертью. Bana bir çözüm bulmam için şans ver. Birinin ölümüyle sonuçlanmayacak bir çözüm bulmam için. Tamam.
Жаль, что не все девушки так откровенны. Keşke daha fazla kız senin kadar cesur olabilseydi.
Разве что не случится какое-нибудь чудо. Tabii eğer mucizevi bir tesadüf yaşanmazsa.
Пока Ник пообещал, что не расскажет. Nick kimseye söylemeyeceğine dair söz verdiği sürece.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !