Exemples d'utilisation de "эту улыбку" en russe

<>
Посмотри на эту улыбку. Şu gülümsemeye de bakın.
Забавно, но тебе лучше стереть эту улыбку со своего лица. Komikti, ama suratındaki sırıtmayı silsen iyi olur. Ne? Neden?
Я впервые вижу его улыбку. Onu ilk kez gülerken görüyorum.
Эта страна одна из немногих, принимающих тысячи беженцев из Йемена, и здесь многие ощущают эту ношу. Ülke Yemen'den kaçan binlerce mülteciyi kabul eden son ülkelerden biri ve çoğu insan bu durumdan fazlasıyla sıkıntılı.
Сегодня это мою улыбку не сотрет. Bu olay bugün yüzümdeki gülümsemeyi silemeyecek.
Проект Global Voices Advocacy был одним из первых, кто подписал эту декларацию. На сегодняшний день эта декларация была подписана более организациями и компаниями, число которых продолжает расти. Bu deneyimlerin sonucunda Global Voices Advocacy'nin de içinde bulunduğu birçok grup bir araya gelerek bir Internet Özgürlük Bildirisi yayınladı, Bugüne kadar Bildiri'den fazla kurum ve şirket tarafından imzalandı ve bu sayı giderek artıyor.
Приятно снова увидеть Вашу улыбку, капитан. Kaptan, sizi tekrar gülümserken görmek güzel.
Yemeni Noon Arabia распространил в Twitter эту фотографию работающего ребенка из Йемена. Yemeni'li Noon Arabia, işçi olarak çalışan bir kız çocuğunun Ameen Alghaberi tarafından çekilen bu fotoğrafını Twitter'da paylaştı.
Рад снова видеть твою улыбку. Tekrar güldüğünü görmek ne güzel.
Вернулся еще разок взглянуть на эту великолепную гитару. Bu muhteşem gitara göz atmak için tekrar gelmişsin.
Все было тускло после смерти матери, но было приятно видеть ее улыбку снова. Annem öldükten sonra işler pek iyiye gitmedi ve onu tekrardan gülümserken görmek içimi rahatlatmıştı.
Эбби обнаружила эту флешку в его бумажнике. Abby, bu flash sürücüyü cüzdanında bulmuş.
После тебя остается, Луи, упавшая слеза, родившая улыбку в глазах твоего сердца. Senden geriye Louis akan bir damla gözyaşı kaldı. Seni düşündükçe yüreğimizi ısıtan bir gülümseme kaldı.
Капитан, рекомендую бросить эту затею. Kaptan, bu denemeden vazgeçmenizi öneririm.
Видишь эту великолепную улыбку? Şu gülüşü gördün mü?
Ты можешь снять эту фигню, чтоб мы спокойно поговорили? Tamam, şu şeyi çıkar da konuşalım, olur mu?
Ты на улыбку посмотри... Şu gülüşe bir bak.
Зло верит в эту историю. Şeytan da bu hikayeye inanır.
сказала, что она увидела улыбку. Dediğine göre yüzünde bir gülümseme görmüş.
И я принимаю эту ответственность. Ve bu sorumluluğu kabul ediyorum.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !