Sentence examples of "Günde" in Turkish

<>
Günde birkaç kez köpeğini bina etrafında yürüyüşe çıkarıyor. Он водит гулять собаку пару раз в день.
Buna, sizi kontrol etmek için günde birkaç saat gelecek hemşire de dâhil. И он включает медсестру, которая будет приходить на несколько часов в день.
Son altı günde, çocuklarınızdan üçü kaçırıldı. За последние шесть дней пропало трое детей.
Son iki günde kiralanan tüm daireleri ve otel odalarını araştır. Все квартиры и отели, снятые за последние два дня.
Terbiyeli bir hırsızı üç günde bulamazsınız, Hepsi haydut, hiçbirinin klası yok. В наши дни приличного вора не найдёшь, сплошные гангстеры, никакого класса.
Günde bir kez dışarı salıyorum onları, sonra geri geliyorlar. Раз в день я их выпускаю, потом они возвращаются.
Dün gelmedi, önceki gün de, iki günde bir olmuyor. Вчера было, позавчера не было, каждый второй день нету.
Geçen birkaç günde yukarıda bunun üstüne çalışıyordum. Я работал над этим несколько дней наверху.
İki günde düşman direnişinin şiddetinin azalmasıyla muharebe sona ermiştir. Два дня серьёзного сражения ослабили сопротивление противника.
Bu günde ve bu çağda ayrımcılığa maruz kalmayı tasavvur edebiliyor musunuz? Можете представить, чтобы в наши дни ваш возраст подвергался дискриминации?
Günde iki kez de B vitamini. И витамин Б дважды в день.
Bu günde, tüm Roma için bir şölen düzenlemeyi teklif ediyoruz. Мы предлагаем в этот день устраивать празднества для всех жителей Рима.
Sonraki birkaç günde binden fazla yavru ren geyiği doğacak. Более тысяч детёнышей карибу родятся в следующие несколько дней.
Zaten elinde iki günde hâlletmen gereken dünya kadar işin var bir de dahası gelecek. Ты так преуспел за эти два дня, а ведь работы предстоит еще больше.
Sanki sürekli devam eden bir toplantı gibi günde saat. Это как будто одно непрерывное совещание часов в день.
Peruk takan herhangi biri rüzgarlı bir günde peruk takmaktan korkar. Каждый, кто носит парик, боится носить его в ветреный день.
Size son dakika haberi vereyim, dışarıda Ron Woodroof'u günde öldürebilecek bir şey yok. Вот вам последние новости, ничто не может убить Рона Вудруфа за тридцать дней.
Son üç günde on ceset görüp, 5 metre mesafeden Lucy'nin vurulmasına tanık oldu. За последние дня он увидел с десяток трупов и на его глазах застрелили Люси.
Eğer herhangi bir kaygın varsa diye söyleyeyim, günde üç kez yemeğini verdim. Если у вас возникли проблемы, Я кормил его три раза в день.
Margaret Thatcher soğuk bir günde çıplak. Маргарет Тэтчер голышом в холодный день!
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.