Exemples d'utilisation de "başkan adayı" en turc

<>
Başkan adayı Peter Florrick! Питера Флоррика в президенты!
2007 yılında Demokrat Parti'ye katıldı ve aynı partinin 2007 kongresinde genel başkan adayı oldu. В 2007 году Чирай вступил в демократическую партию, на партийном конгрессе он выдвинулся на пост председателя.
Afrika ülkesi Togo'da bulunan Union des Forces de Changement (UFC) partisinin onursal başkanı olan Bob-Akitani, 2003 ve 2005 yıllarında gerçekleştirilen genel seçimlerde muhalefetin devlet başkan adayı olarak yer almış ancak sonuca ulaşamamıştır. Один из основателей и почётный председатель партии "Союз сил за перемены". Являлся основным оппозиционным кандидатом на выборах Президента Того в 2003 и 2005 годах.
1972 başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti'den başkan adayı oldu. В 1972 году был выдвинут кандидатом в президенты от Демократической партии на президентских выборах.
2016 ABD başkanlık seçimleri için Demokrat Parti'den başkan adayı olmuş ve ön seçimleri kazanmıştır. Кандидат в президенты США на выборах 2016 года от Демократической партии.
Geçtiğimiz yıl Başkan Guelleh'in Beyaz Saray ziyaretinde Başkan Obama'nın dediği üzere: Когда президент Гелле посещал Белый Дом в прошлом году, Обама дал следующее пояснение:
Şurdaki adayı görüyor musun? Видишь остров вон там?
Birkaç yıl önce Başkan Seo'ya gizlice aşıktı. Он влюблён в президента уже несколько лет.
Evet, bu adayı korumak için yaptı. Да, но обманывал ради спасения острова.
Başkan Hanım, gerek kalmayacak. Konuşacak. Мадам президент, этого не потребуется.
Adayı terk eden olursa, Madison ölür. Если кто-нибудь покинет остров, Мэдисон умрёт.
Başkan aramayı bu öğlen yapacak. Президент примет решение сегодня днем.
Ve adayı sana vermeye niyetim yok! Я не намеревался отдавать вам остров!
Başkan, yardımseverleri ağırlıyordu bu gece. Мэр устроил там сегодня сбор средств.
Aşırı sağ parti milletvekili adayı olarak orada çok iyi tanınıyor. Он там хорошо известен, как кандидат от ультра-правой партии.
Başkan yeniden seçilmek istiyor. Мэр на пороге переизбрания.
Sağlam bir bahisçi onun muhtemel başkan yardımcısı adayı olduğunu söyler. И некоторые считали, что он вероятный кандидат в вице-президенты.
Başkan bu parayı gelecek yaza kadar erteledi. Мэр отложил выделение средств до следующего лета.
Hazır polisin elinde hiç süpheli yokken, o, en akla yatkın adayı işaret etmeye karar verdi. Поскольку он знал, что у полиции нет подозреваемых он решил натравить их на самую подходящую кандидатуру.
Yoldaki bir kaç günümüz, el sıkışmalar, bebekleri öpmeler, ve o tekrardan bir Başkan gibi davranıyor. Несколько дней в пути, пожал руки и поцеловал детишек, и он снова ведет себя как Президент.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !