Exemples d'utilisation de "hakkındaki gerçeği" en turc

<>
Ama Jack ve ben sayılar hakkındaki gerçeği biliyoruz. Но мы с Джеком знаем правду о цифрах.
Baban hakkındaki gerçeği biliyorum. Правда о твоем отце...
Marla Seeger hakkındaki gerçeği söyleyin, biz de gidelim. Расскажи нам правду о Марле Сигер и мы уедем.
Hayır, sahte araştırma sonuçları hakkındaki gerçeği yaymasın diye onu Sebastian öldürdü. Себастьян убил ее, чтобы остановить от раскрытия Правды о результатах исследования.
Merlyn hakkındaki gerçeği biliyordu. Он знал насчет Мерлина.
Artık Sobibor hakkındaki gerçeği bildiğine göre onlar için mücevher yapmaya devam edecek misin, peki? Теперь, когда ты знаешь правду о Собиборе, будешь продолжать делать украшения для них?
"Gerçeği Önemseyen Vatandaşlar" mı? "Неравнодушные граждане за правду"?
Robin hakkındaki bir şey gerçekten canımı sıkıyor. Кое что насчет Робина действительно меня беспокоит.
Bu gerçeği söylemek için bir şans, Alicia. Это твой шанс рассказать мне правду, Алиша.
Fakat insan doğası hakkındaki görüşlerin yerle bir oluyor. Но все твое представление о человеческой природе разрушится.
O hayal kırıklığına uğrayacaktır, gerçeği öğrendiği zaman. Он будет очень разочарован, когда узнает правду.
Daha önce kim olduğuna dair bilgim yoktu sonra nette şirketiniz hakkındaki yazıyı okuyunca aklıma geldi. Я понятия не имел, кто ты. А потом прочитал репортаж о твоей онлайн компании.
Chibs Packer ve diğer başkanlarla konuşup, Jury hakkında gerçeği anlatacağım. Я сяду с Пакером и другими президентами. Скажу правду насчет Джури.
Senin Adriana hakkındaki ilk izlenimin nedir? Какое ваше первое впечатление от Адрианы?
Ayrıca ona gerçeği de anlatacaksın. Также ты расскажешь ей правду.
Dr. Lecter hakkındaki iddialarını inceledik. Hiçbir şey bulamadık. Мы рассмотрели твои обвинения в адрес доктора Лектера.
Gerçeği görmeni sağlayan bir şey. Что он позволяет видеть правду.
Shirley Redmond'ın akli durumu hakkındaki düşüncelerinizi öğrenmem gerek. Что вы думаете насчет психического состояния Ширли Редмонд?
Yani gerçeği öğrenince huzur bulacağını mı sanıyorsun? Думаешь, выяснив правду, обретёшь покой?
Ve belki bu da Hines hakkındaki görüşünü etkiliyor. Может, это наложилось на твое восприятие Хайнса.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !