Exemples d'utilisation de "seçme hakkına" en turc

<>
Ancak Bakan, bunun sadece kamu güvenliğini korumak amacıyla yapıldığını ve sağlık personelinin görüşlerini özgürce ifade etme hakkına sahip olduğuna dikkat çekti. Однако министр объяснил, что это было сделано в целях обеспечения общественной безопасности и добавил, что медицинский персонал имеет право свободно выражать свое мнение.
Taraf seçme zamanı geldi sanırım. Полагаю, пора выбирать сторону.
Tutsak bir şövalye, kendisini esir alanın kimliğini bilme hakkına sahiptir. Пленный рыцарь имеет право знать имя того, кто его пленил.
Chuck, bir CIA ajanının seçme şansı yoktur. Чак, агенту ЦРУ не дано право выбора.
Sessiz kalma hakkına sahipsiniz. Anlıyor musunuz? Вы имеете право молчать Вы понимаете?
gözlerimiz ardına kadar açık. - Seçme şansımız var! У нас открыты глаза, у нас есть выбор.
Böyle bir şikâyet söz konusu olduğunda bir avukat tutarak süreyi uzatma hakkına sahipsiniz. Поскольку жалоба подана, у вас есть право отсрочки для встречи с адвокатом.
Ne? Benim seçme şansım yok mu? Что, у меня даже выбора нет?
Kablolu tv izleme hakkına sahipsiniz. Есть право на кабельное ТВ.
Sana seçme hakkı tanıdılar mı? А у тебя есть выбор?
Yalnızca Tanrı can alma hakkına sahiptir. Только Бог может забрать человеческую жизнь.
Gerçek dünyada, bir seçme şansım var. В реальном мире у меня есть выбор.
Nakliye subayı bir taburun ihtiyaçlarını karşılıyorsa komutanına danışma hakkına sahiptir. Buranın komutanı benim. Офицер транспортной службы имеет право обратиться к командиру батальона, который он снабжает.
Sana seçme şansı veriyorum. Я дам вам выбор:
Kanunun ve'cü maddesi uyarınca, avukatımı kovma ve kendimi temsil etme hakkına sahibim. Это мое право согласно и поправкам - уволить своего адвоката и представлять себя.
Bütün bu seçme işlemleri senin içindi biliyor musun? Я ведь всё это прослушивание затеял ради тебя.
Ama yine de çıkabilecek her türlü soru için yanınızda avukat bulundurma hakkına sahipsiniz. У вас также есть право отвечать на любые вопросы только в присутствии адвоката.
Sence ona seçme şansı verecek miyiz? Думаешь, мы дадим ему выбор?
Millet ona şu anda sadece "sessiz kalma hakkına sahipsiniz" diyor. Сейчас ему говорят только "у вас есть право хранить молчание".
Geri istesem de, istemesem de önemli olan, seçme hakkı bende olacak. Вернусь я или нет? Посмотрим. Главное, что это будет мой выбор.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !