Sentence examples of "yarısı" in Turkish

<>
Ben de yarısı şimdi, yarısı iş bittikten sonra demiştim. А я сказал: половина сейчас, половина после окончания.
Gecenin bir yarısı ne diye tükürdüğümün İngilizcesine çalışman gerekiyor? С какой стати, ты учишь английский посреди ночи?
Bu kız ile arkadaşları gece yarısı kapılardan geçip gidebilir. Девочка и ее друзья пройдут через ворота в полночь.
Evet ama Sid gece yarısı nasıl bir anlaşma yapmış olabilir ki? Да, но что за сделку Сид собирался провернуть в полночь?
Dün gece, gece yarısı civarı başladı. Это началось прошлой ночью, около полуночи.
İki gece önce saat 0 ve gece yarısı aralığında nerede olduğunuzu söyleyebilir misiniz? - Ne? Не могли бы вы сказать, где вы находились два дня назад между шестью и полуночью?
Soruşturma salonunda bekleyenlerin yarısı "Muhammed" çağrısında ellerini kaldırdığı tabi ki sırf bir tesadüftür. Это чистая случайность, что половина из тех, кто ждал свою очередь в зале специального досмотра, подняла руки, когда следователь позвал "Мухаммеда".
Mars'ın büyüklüğü Dünya'nın yarısı kadardır. Ve yer çekimi sadece %38 kadardır. Марс вдвое меньше Земли и сила гравитации его составляет% гравитации Земли.
Yo, adamım, söylemem lazım, bana göre bu iyinin yarısı bile değildi ahbap. Слушай, братан, это не было даже наполовину хорошо! Петь ты не умеешь!
Neden diğer yarısı olmadan karanlığın büyük ruhu burada. Почему Великий Дух тьмы пришел без своей половинки.
Bütün bilgisayarına baktım, bu fotoğrafın sadece yarısı var. Я проверяла его компьютер и нашла эту половинку фотографии...
Benjamin Horne, yerel iş adamı. Kasabanın yarısı onun. Бенджамин Хорн, местная шишка, владеет половиной города.
Onlarca kişi çatışmada hayatını kaybetti. Buna Kolombiya Mahkemesi yargıçlarının yarısı da dahil. Много людей погибло в той мясорубке, включая половину Колумбийского Верховного суда.
Hayır dostum, mümkün değil. Dün gece yarısı bir fahişe Kate'in bütün ailesini uyandırdı. Нет, приятель, честно, вчера ночью проститутка разбудила семью Кейт посреди ночи.
Sezonun ikinci yarısı "The Bells of Saint John" bölümüyle 30 Mart 2013 tarihinde ABD'de BBC America, Kanada'da Space kanalında başlamıştır. Премьерный эпизод второй половины сезона, "Колокола Святого Иоанна", транслировался 30 марта 2013 года на каналах BBC America и Space.
Dünya nüfusunun yarısı sakso çekmeyi seviyor. Половина населения Земли любит сосать члены.
Gece yarısı evimize insanlar dalıyor, ve polis bir bakıp gidiyor mu? Они ворвались к нам посреди ночи, а полиция проверила и уехала?
Prova yemeğinden sonra gece yarısı herkesin önünde dans etmemiz gerekiyor. Мы должны станцевать напротив друг друга в полночь после репетиции.
Bu doğru. Eğer gecenin bir yarısı aklıma kurabiyelerle ilgili bir şey takılırsa, kimi arayacağım? Если у меня в полночь возникнет вопрос по поводу моего печенья, кому я позвоню?
Benim bir Amanda Holmes'um var gece yarısı park çevresinde şüphe uyandıran hareketlenmeler gördüğünü söyledi. Аманда Холмс, утверждает, что видела подозрительного субьекта в районе парка около полуночи.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.