Sentence examples of "не понимаем" in Russian

<>
Мы кое-чего не понимаем. Anlamadığımız bir şey var.
Поскольку, Большинство частиц, из которых сделана Вселенная, мы всё ещё не понимаем. Bilindiği kadarı ile, evreni meydana getiren şeylerin çoğunu, hala hiç bir şekilde anlamıyoruz.
А мы не понимаем вашего! Ama biz de sizinkini anlamıyoruz.
Мы не понимаем этих языков, мэм. Konuştuğunuz dili anlamıyoruz. - Gel buraya.
Задача науки попытаться упорядочить и разрешить те вопросы, которые мы не понимаем. Bilimin bütün amacı bu tarz anlamakta zorlandığımız, bilinmeyen unsurları eleyip ortaya çıkarmaktır..
Мы испробовали все. Невозможно вылечить то, чего мы не понимаем. Her şeyi denedik, ama bilmediğimiz bir şeyi tedavi edebilmemiz imkansız.
Мы также понимаем, что у вас с мисс Паркер близкие отношения? Daha da ötesinde anladığımız Bayan Parker'la aranızda yakın bir ilişki mi var?
Понимаем, только называем это выпендрёжем. Anlayabiliyoruz ama. Adına pisliklik diyoruz sadece.
Мы понимаем, как вам тяжело. Bunun ne kadar zor olduğunu anlıyoruz.
Значит, мы по разному понимаем значение этого слова. O zaman bu kelimenin tanımları ikimiz için çok farklı.
Доктор, мы все понимаем. Söylemeye çalıştığını şeyi anladık Doktor.
Мы понимаем природу обвинений против отца Тэлбота. Peder Talbot'a karşı olan suçlamaların mahiyetini anlıyoruz.
Ничего, мы понимаем. Sorun değil, anlıyoruz.
Мы понимаем, м-р Купер. Sizi anladık, Bay Cooper.
Это тяжело. Мы понимаем. Çok zor, biliyoruz.
"теперь мы понимаем почему вы стали первой женщиной-президентом Соединённых Штатов". "Şimdi sizin neden Amerika'nın ilk kadın başkanı olduğunuzu anlıyoruz" diyecekler.
Но мы все понимаем. Ama durumunu tamamen anlıyoruz.
Сингулярность означает лишь то, что мы не до конца понимаем теорию. Tekillik tek bir anlama gelir ama biz bu teoriyi tam olarak anlayamıyoruz.
Насколько мы понимаем, это попытка остановить поезд. Anladığımız kadarıyla bu bir çeşit treni durdurma girişimi.
Мы понимаем, что если эта проблема не может быть решена, тогда Келоуна будет серьезно опустошена. Bizim anladığımıza göre, eğer bu sorun çözülmezse, Kelowna çok şiddetli bir yıkımla karşı karşıya kalacak.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.