Sentence examples of "твоём" in Russian

<>
Я не представляю, как они оказались в твоём лофте. Onun senin çatı katında ne aradığına dair hiçbir fikrim yok.
В твоём возрасте мне очень нравился парень. Senin yaşındayken, aşık olduğım biri vardı.
На твоём месте я бы сохранила остатки достоинства и порвала с ним. Yerinde olsam kalan haysiyetimi korur ve hemen bu işe bir son verirdim.
Наш общий друг Вон Дю Кларк заинтересован в твоём деле. Ortak arkadaşımız Vaughn Du Clark'ın senin durumundan bir çıkarı var.
Я проинформировал окружной совет о твоём увольнении. Belediye Meclisi'ne görevden alındığın bilgisini verdim bile.
Но в твоём случае сделаю исключение. Ama senin durumunda bir istisna yapacağım.
Я лишь думаю о твоём будущем. Senin geleceğini düşündüğüm için böyle konuşuyorum.
Это нормально, это со всеми случается в твоём возрасте. Bu çok normal bir şey. Senin yaşındaki bütün kızlara olur.
Учитывая мои преимущества, на твоём месте я бы сильнее старалась добиться моего расположения. Tüm kozların bende olduğunu biliyorsun. Yerinde olsam gözüme girmek için daha çok çaba gösterirdim.
Думаешь Шак играл в баскетбол, когда был в твоём возрасте? Sen Shaq'ın senin yaşlarındayken basket atabildiğini mi sanıyorsun? - Evet.
В одном твоём мизинце больше доброты, чем у иных людей во всём теле. Senin küçük parmağında bile bir çok insanın sahip olduğundan çok daha fazla şefkat var.
В твоём нынешнем состоянии, весьма проблематично взять кровь. Senin durumunun yüzünden kanını almam benim için acayip zorlaşıyor.
Не низковато ли должность шерифа в твоём рейтинге профессий? Şeriflik senin için çok düşük bir mertebe değil mi?
О твоём переводе, дурёха. Ataman hakkında, seni aptal.
Доктор регенерировал в твоём присутствии. Doktor senin yanında rejenerasyon geçirdi.
Простая мысль о твоём убийстве делает меня ленивым. Sadece seni öldüreceğim düşüncesi bile beni tembel gösterir.
Если тебе удобно, встретимся в твоём отделе. Sana da uyarsa sizin Şerif Departmanı binasında buluşuruz.
В твоём то возрасте и ещё учишься? Senin yaşında bir genç hala okulda mı?
Альтруизм не в твоём стиле. Fedakarlık pek senin tarzın değildir.
Слушай, я думала о твоём преследователе. Dinle, şu senin takipçi olayını düşünüyordum.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.