Sentence examples of "şey" in Turkish

<>
Onlar iyi bir şey görürler ve onu alırlar. Они видят что-то получше и хватаются за него.
Zaman makineleri sorundan başka bir şey değil. От машин времени нет ничего кроме неприятностей.
Ama senin için yapabileceğim bir şey var. Но кое-что я могу для тебя сделать.
Hepimiz insanız ama bir şey olmuş olabilir diye korkmuyor musun? Мы все люди, но вы боитесь что что-нибудь случится?
Şey, sanırım o zaman daha iyi bir şansımız olurdu. Ну, я полагаю у нас было бы больше шансов.
Burada keşfettiğim ilginç bir şey var. Я тут обнаружил одну интересную вещь.
Sana şey göstereceğim ve sen de en sevdiğin birini seçeceksin. - Tamam. Я покажу тебе три вещи, а ты выберешь ту, что понравится.
Sahip olduğumuz şey öyle özeldi ki, bence uygun bir vedayı hakediyor. Между нами было нечто особенное. Я думаю, это заслуживает достойного прощания.
Evde bana söylemeyi unuttuğun bir şey mi var? Ты забыл рассказать мне о чём-то в доме?
Shawn, aylık harcama diye bir şey var. Шон, есть такое понятие - ежемесячные расходы.
Bu şey de ne zaman karnım acıksa hemen anlıyor. Эта штука всегда знает, где я хочу перекусить!
Maddox'un duyurusuyla ilgili bir şey çıtlattı mı? Она ничего не намекнула насчёт заявления Мэддокса?
Biliyorsun, beni hiç bir şey ailemin bir araya gelmesinden daha mutlu edemez. Знаете, ничто не сделает меня счастливее, чем мир в моей семье.
Doktorlardan ve hastanelerden korkmak çok normal bir şey. Ничего. Боязнь врачей и больниц - обычное дело.
Eğer Orion denen adam denge ile ilgili bu kadar şey söylemişse belki diğer tarafa da dokunup eşitlemeliyiz. Если этот Орион был так озабочен балансом, может, нам просто нужно добавить веса нужной стороне.
Hayır, hayır, dediği şey o değildi. Нет, нет, он такого не говорил.
Patern kendini sürekli, bazen sonsuza dek tekrar eden bir dizi şey ya da olaydır. Шаблон - череда вещей или событий, повторяющихся снова и снова, иногда до бесконечности.
"Bu kişisel bir şey değil, anlarsın, ama yapılmak zorunda. "Ничего личного, сам понимаешь, но нужно это сделать".
Önceden nasıl bir şey olduğunu bilmiyorum, ama şimdi orda herkes patenle dolaşıyor. Не знаю о чем это было, но сейчас там все на роликах.
Danny ortadan kaybolmuş olabilir ama kesin olan bir şey var ki, onun için geri dönecek. Пусть Дэнни исчез с экрана радара. Но одно можно сказать наверняка, Он вернется к ней.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.