Ejemplos del uso de "zaman içinde" en turco

<>
Kısa zaman içinde konu unutulup gitti. И вскоре это дело само-собой забылось.
Yöntemleri zaman içinde değişse de niyeti genelde açık. Его методы менялись, но суть была ясна.
Bunca zaman içinde, öğrendiğim üç şey oldu: И за это время я усвоил три вещи:
Biz zaman içinde geriye gidemeyiz. Нельзя путешествовать назад во времени.
Kısa zaman içinde bu kararından pişmanlık duydu. Но вскоре она пожалела о своём решении.
Her zaman içinde nakit para olurdu. И всегда меня там ждала наличка.
Ama zaman içinde sağlıklı ve besili olanların hepsi avlanmış sadece zayıf ve hastalıklı olanlar kalmış. Но вскоре охотники выбили всех здоровых и жирных животных и остались только больные и слабые.
Bir saatten kısa bir zaman içinde ameliyatım var. У меня операция меньше, чем через час.
Zaman içinde bu anı hatırla.. Bu yeminlerden sonrası için.. Dünyaya söyleyeceksin.. Запомните это мгновение, ибо после ваших брачных обетов вы скажете всему миру:
Bu zaman içinde tuhaf bir şey duydun mu? Вы не слышали ничего странного за это время?
Saklı Şelale'nin ön safları tez zaman içinde sınıra ulaşacak. Первые отряды из Скрытого водопада скоро подойдут к границе.
Evvel zaman içinde vagonlarını çeke çeke giden bir tren varmış. Жил-был однажды поезд, который ехал по рельсам и пыхтел.
Teknolojimiz bize eşsiz şekilde zaman içinde ve dışında gezinmemize olanak sağlıyor. Bu şekilde başlangıçlarımızı gözlemleyebiliyoruz. Наши технологии позволили нам путешествовать вне времени, и мы смогли наблюдать за собственным рождением.
Zaman içinde bir şeyler oldu ve çocukluğumda yaşadığım çam ağaçlarıyla çevrili ev ile ilgili rüya görmemeye başladım. Иногда что-то случается, и мне перестают сниться и дом, и сосны вокруг дома моего детства.
Zaman içinde kümeden yayılan radyasyon basıncı moleküler bulutu dağıtır. Со временем давление излучения от скопления развеивает облако.
Şirketin yatırımcılarına ise Last.fm'in eski idari başkanı, Skype'ın eski kurucu mühendisleri, Warner Music Group Dijital Strateji eski başkanının yanı sıra Cambridge Üniversitesi ve Johns Hopkins Üniversitesi'nden akademisyenler de dahildir. Mendeley zaman içinde birçok ödül kazanmıştır; К инвесторам этого стартапа относятся бывший руководитель Last.fm, бывшие разработчики Skype, сотрудники Warner Music Group, а также учёные из Кембриджа и университета Джонса Хопкинса.
Ancak kayıt istatistikleri zaman içinde değişiklik gösteren popülerlik akımları olduğunu göstermektedir. Однако статистика регистрации показывает переменную популярность.
Bununla birlikte, zaman içinde eskidi ve 18 Kasım 2012'de tamamen yıkılacağı ve aynı isimde yeni bir spor tesisinin inşa edileceği açıklandı. Тем не менее, со временем он устарел, и 18 ноября 2012 года было объявлено о его полном сносе и строительстве на этом месте нового спортивного сооружения с таким же названием.
O zaman daha masum bir vakitti. Время было невиннее.
İtfaiyeciler alevleri söndürdü. Bir saat içinde yangını kontrol altına almış olurlar. "Пожарные потушили огонь и проведут там контроль в течении часа.
Los ejemplos del uso de palabras en diferentes contextos se proporcionan únicamente con fines lingüísticos, es decir, para estudiar el uso de palabras en un idioma y sus opciones de traducción a otro. Están recopilados automáticamente de fuentes abiertas utilizando tecnología de búsqueda basada en datos bilingües. Si encuentras un error ortográfico o de puntuación en el original o en la traducción, utiliza la opción "Informar de un problema" o escríbenos.

En esta sección, puedes ver cómo se usan las palabras y expresiones en diferentes contextos con los ejemplos de traducciones realizadas por profesionales. La sección Contextos te ayudara a aprender inglés, alemán, español y otros idiomas. Aquí puedes encontrar ejemplos con las frases verbales, expresiones idiomáticas y palabras ambiguas en textos de diferentes estilos y temas.

Los ejemplos se pueden ordenar por traducciones y temas, y también se puede realizar una búsqueda más precisa en los ejemplos encontrados.