Sentence examples of "была маленькой" in Russian

<>
Маму, когда она была маленькой. Annem daha çocukken onu bırakıp gitti!
Когда я была маленькой, Мани учил меня боксу. Many bana boks yapmayı öğretti, değil mi kuzen?
Но я была маленькой девочкой. Ama küçük bir kızdım sadece.
Моя деревня тоже была маленькой и отдалённой. Benim köyüm de küçük ve dünyadan kopuktu.
Ты боялась темноты, когда была маленькой. Sen küçükken, karanlıktan korkardın hatırladın mı?
Когда я была маленькой, за нашим домом протекал ручей. Çocukken, evimizin arkasından bir koşu geçtiğimiz bir dere vardı.
Как когда я была маленькой девочкой... Yani, ben küçük bir kızken...
Venture Command была маленькой компанией. Venture Command küçük bir şirketti.
Я была маленькой, тоненькой и твёрдой, как бриллиант. Küçük, zayıf bir kızdım, ama elmas gibi dayanıklıydım.
Я всегда хотела такой, когда была маленькой. Oh, çocukken hep bunlardan bir tane istemiştim.
Я все время пела для моей мамы когда была маленькой девочкой. Küçük bir kızken anneme sürekli bu şarkıyı söylerdim. En sevdiği şarkılardandı.
Ещё вчера ты была маленькой девочкой, читающей на уровне колледжа. Sanki daha dün minicik bir kızdın da üniversite seviyesindeki dersleri görüyordun.
Кара была маленькой девочкой с другой планеты. Kara başka bir gezegenden küçük bir kızdı.
Мама умерла, когда я была маленькой и меня растил отец. Annem ben küçükken vefat etti, bu yüzden beni babam büyüttü.
Когда я была маленькой, всегда интересовалась происхождением этих вещей. Ben küçükken, tüm bunların nereden geldiğini hep merak ederdim.
Когда ты была маленькой - как символ его любви. Verdi güzelim. Sen küçükken. Sana düşkünlüğünün bir hatırası olarak.
Не верится, что наша девочка была маленькой. Kızımızın bir zamanlar bu kadar küçük olduğuna inanamıyorum.
Когда девочка была маленькой, её мать вернулась в Таиланд, а отец с Линдой переехали в Сан-Франциско, где он воспитывал её один. Tera henüz genç bir kızken annesi Tayland'a geri döndü, o da babasıyla San Francisco'ya taşındı, babası tek başına kızını büyüttü.
Мне показалось, ты была милой. Ben senin hoş biri olduğunu düşünmüştüm.
Мы жили в маленькой квартирке. Bize o küçük daireyi buldu.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.