Sentence examples of "в космос" in Russian

<>
Когда-нибудь я попаду в космос. Ben de birgün uzaya gideceğim.
Ты поможешь мне выйти в космос? Uzay yürüyüşünde bana yardım edebilir misin?
Просто заплати за выход в космос в следующий раз. Pekâla, gelecek sefere uzay yürüyüşü için para öde.
я бы поймал звезду и умчался бы в космос драться с космическими пришельцами! İstediğimi mi? Bir yıldız yakalayıp uzaya yolculuk yapardım ve uzay canavarlarıyla savaşırdım.
Теоретически, мы действительно можем запустить что-то в космос. Teorik olarak mümkün, uzaya gerçekten bir şeyler gönderebiliriz.
Если я мечтаю стать астронавтом и полететь в космос, можно мне полететь в космос? Gerçekten astronot olup uzaya gitmek istiyorsam, ve gidersem, idare edersin, değil mi?
Но боюсь, пройдет еще минимум лет, прежде чем товарищ выйдет в космос. Ancak korkarım uzayda bir dost ülke olmadan en az yıl sonra olacak o da.
Теперь можно в космос? Artık uzaya gidebilir miyim?
Надеюсь, крышу сорвет и меня засосет в космос. Keşke çatı kopup gitse de uzay beni içine çekse.
"Ваш рейс - обращение к духу баджорцев, которые первыми вышли в космос. "Yolculuğunuz, uzaya çıkmaya ilk cesaret eden eski Bajor ruhunun bir kanıtıdır."
При этом разница давлений на палубе и снаружи выбросит все контейнеры в космос. Dış kapıları açacağız, bu kargo odasının basıncını azaltacak ve varilleri uzaya atacak.
И где же она? Вышла в космос прогуляться? Öyleyse nerede, uzay yürüyüşü için dışarı mı çıktı?
Как обезьяна перед отправкой в космос. Uzaya fırlatılmaya hazır bir maymun gibi.
Как световой маяк в космос. Uzaya tutulmuş bir fener gibi.
Космос, последняя граница. Uzay, son sınır.
Давным-давно, когда земля была в огне, станций плыли сквозь космос совсем одни. Çok uzun zaman önce, dünya henüz hâlâ yanıyorken istasyon bir başına uzayda yaşıyordu.
Свет движется от Солнца к Земле через космос, да. Işık Güneş'ten Dünya'ya kadar Uzay'da yolculuk eder, değil mi?
Как я не догадался, что космос тоже движется! Hareket eden şeyin uzay olduğunu düşünmek hiç aklıma gelmemişti.
Космос, последний рубеж. Uzay - son sınır.
Да, но космос теперь закрыт для нас. Evet, ama uzay artık bize çok uzak.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.