Sentence examples of "дать показания" in Russian

<>
Вы, конечно, понимаете, что обязаны дать показания, если владеете какой-либо информацией. Herhalde ortaya çıkıp elinizdeki kayıtları mahkemeye vermenin göreviniz olduğunu biliyorsunuzdur. - Kes artık şunu.
Я уговорил ее дать показания! Onu ifade vermeye ikna ettim!
Мисс Мосс пожелала дать показания, однако сенатор Маккарти предположил, что она слишком больна. Bayan Moss ifade vermek istese de Senatör McCarthy, onun çok hasta olduğunu ileri sürdü.
Если он откажется дать показания против своего брата, то его посадят. Kardeşine karşı gelmeyip, ona karşı ifade vermeyi reddederse, hapsi boylar.
Я только что уговорил свидетеля дать показания. Daha şimdi tanığı ifade etmeye ikna ettim.
Агент Чо, он согласился дать показания? Ajan Cho, anlaşmayı kabul etti mi?
Он единственный, кто может дать показания. Yaşananlara doğrudan tanıklık edecek tek kişi o.
Я должен дать показания против Томми? Benden Tommy'e karşı tanıklık yapmamı istiyorsun?
Ты была готова дать показания. İfade vermeye hazır olduğunu söylemiştin.
Тебе придётся дать показания. İfade vermek zorunda kalacaksın.
Дайсон убедил любовницу главаря банды дать показания против своего бойфренда. Şimdi Dyson çeteden birinin sevgilisini tanıklık etmesi için ikna etti.
Всем посетителям больницы необходимо дать показания полиции Нового Нью-Йорка. Hastanedeki tüm ziyaretçilerin, Polis Teşkilatına ifade vermesi gerekecek.
Я должен дать показания завтра. Benim yarın tanıklık yapmam bekleniyor.
И Вы надеялись, что я смогу дать показания вместо него? Siz de onun yerine benim tanıklık edip etmeyeceğimi mi merak ediyorsunuz?
Я так понимаю, ты попросил бедолагу Годфри тоже дать показания. Anladığıma göre zavallı, tatlı Godfrey'in de bir beyanat yazmasını istemişsin.
Убедили его дать показания против Нельсона Сандерса. Nelson Sanders'a karşı tanıklık yapmaya ikna etti.
Я буду рада дать показания. İhtiyacınız olan tanıklığı memnuniyetle yaparım.
Мы хотели дать показания. Şahitlik yapacaktık. Eşimle ben.
Заставим дать показания против Бишопа. Bishop aleyhinde ifade vermesini sağlayabiliriz.
Хэйден Танненбаум готова дать показания. Hayden Tannenbaum ifade vermeye hazırmış.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.