Sentence examples of "должны работать" in Russian
Ради блага Франции, мы должны работать вместе.
Fransa'nın iyiliği için birlikte çalışmaya bir yol bulmalıyız.
Разве вы не считаете, что все границы должны быть открыты специально для нас, жителей Сирии, со словами извинений?
Dünyanın tüm sınırlarının bir özür ile özellikle bize, yani Suriyelilere açılması gerektiğini düşünmüyor musunuz?
Руководя группой воспитателей, она растила этих детей до совершеннолетия, пока они не отправлялись учиться и работать в различные регионы Советского Союза.
Bir grup bakıcı eşliğinde çocuklar Sovyet Birliği'nin çeşitli yerlerinde okumaya ve çalışmaya gidene dek büyüttü.
Это побуждает детей работать старательно и без передышки:
Böylece çocuklarını daha çok çalışmaya teşvik ediyorlar.
В центре другой дискуссии оказались права местных общин на размещаемый в интернете контент: должны ли интернет - активисты спрашивать разрешения у старейшин и лидеров общин, и если должны, то в каких именно случаях, и какую роль в урегулировании подобных вопросов смогло бы сыграть использование свободных лицензий.
Bir başka konu ise internete yüklenen içerikler ile ilgili topluluk haklarıydı, aktivistlerin yaşlılardan veya başkanlardan izin alması veya almaması gerektiği, hangi koşullarda olacağı ve açık lisansların konuya nasıl dahil olabileceği idi.
Они заявили, что должны были заплатить почти долларов США за услуги морга Боткинской больницы в Москве, куда было перевезено тело из миграционного центра.
Bedenin göçmen bürosundan taşındığı Moskova'daki Botkin morguna neredeyse $ ödemek zorunda kaldıklarını öne sürdüler.
Беженцы не имеют права работать, и очень немногие имеют право покидать лагерь.
Mültecilerin çalışma izninin olmamasıyla birlikte çoğunun kamptan ayrılma hakkı da yok.
Водители, совершающие поездки с окраин города до центра, из - за перекрытых дорог должны пешком пройти - километра, чтобы добраться до пункта назначения.
Şehrin kenar mahallelerinden şehir merkezine giden banliyö çalışanları kapatılan yollar yüzünden gidecekleri yere ulaşmak için iki - üç kilometre yürümek zorunda kaldılar.
Кох часто говорил, что украинский народ уступает немцам, что украинцы - полуобезьяны, и что украинцы "должны быть обработаны кнутом, как негры".
Koch birçok kez Ukrayna halkının Almanların aşağısında olduğunu, Ukraynalıların yarım maymun olduklarını ve onların "zencilere yapıldığı gibi kırbaçla idare edilmesi" gerektiğini söylemiştir.
Послушай, когда ты начнешь работать, ты будешь бегунком.
Bak dostum, bizimle işe başladığında, bir ulaştırıcı olacaksın.
И убегала в свой уголок работать над проектом.
Sonra da projesi üstünde çalışmak için inzivaya çekilirdi.
Мы должны взять ответственность за его здоровье.
Onun sağlığı için sorumluluğu ele almamız gerekiyor.
Вы вообще думали, каково это работать на того, кто даст вам безоговорочную поддержку?
Hiç sana kayıtsız şartsız destek verecek biriyle birlikte çalışmanın nasıl bir şey olacağını düşündün mü?
Я так счастлив работать в ресторане такого класса.
Böylesine kaliteli bir lokantada çalışmaktan dolayı çok memnunum.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert