Sentence examples of "его вещи" in Russian

<>
Все его вещи остались дома. Bütün elbiseleri evde kutulanmış duruyor.
Верни Лайнусу его вещи. Linus'a eşyalarını geri ver.
Его мама собрала все его вещи. Kendi öz annesi bütün eşyalarını toplamış.
А они всё беспокоят нас, чтобы мы забрали его вещи. Hala onun eşyalarını almak için gelip, başımızın etini yiyenler var.
"Соберите его вещи. "Bu eşyaları toplayın.
Но как же молчать, когда вот уже лет я вижу такие вещи, к которым не может привыкнуть даже хирург? Fakat bir insan nasıl yıldan fazla süren, gördüğüm, bir cerrahın bile görmeye alışamadığı şeyler karşısında sessiz kalabilir?
Вы не могли бы его вернуть? Lütfen onu bana geri verebilir misiniz?
Думаешь эти вещи всё ещё на гарантии? Sence bu şeylerin hâlâ garantisi var mıdır?
Но его страсть к правам и свободам человека заковала его в цепи. Fakat insan hakları ve özgürlüğüne olan tutkusu onu demir parmaklıklara tıktı.
Это цена ведения бизнеса, Гарольд, с людьми, которые умеют делать определенные вещи. Her işte bir bedel ödemek zorundasın Harold. Belirli işleri yapan belirli kimselere. Biliyorsun bu işleri.
Одни считают, что такое решение принесло ему больше голосов, сделав его поражение не таким сокрушительным; в то время как другие убеждены, что его обращение к крайне правым темам стало одной из причин, по которым электорат от него отвернулся. Birçok kişi aşırı sağla girdiği flörtün mağlubiyetini azalttığını söylüyor, birçoğu da bunun aksine bunun seçmeninin onu terketmesinin nedenlerinden biri olduğunu düşünüyor.
Ты рассказывал мне разные вещи. Benimle bir şeyler hakkında konuşuyordun.
Президент пытался его остановить. Başkan onu durdurmaya çalışıyordu.
Две вещи, очень странных. İki şey, çok tuhaflar.
Его будет охранять только судебный пристав. Onu tek koruyan kişi mübaşir olacak.
Это наихудшие вещи, от которых следует заводиться. Sanki tutkulu olunacak en kötü iki şey gibi.
Я б его выжег калёным железом. Onu bulur ve bijon anahtarıyla döverdim.
С загадками иногда случаются замечательные вещи. Bu gizemlerle ilgili müthiş bir şey.
Я дала тебе слово и сдержала его. Sana bir söz verdim ve onu tuttum.
Там происходили жуткие вещи, ужасные. Orada kötü şeyler olurdu. Korkunç şeyler.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.