Sentence examples of "есть шанс" in Russian

<>
У меня есть шанс загладить грехи прошлого. Geçmişteki günahlarımı affetirmek için bir şansım var.
У тебя есть шанс стать чемпионом. Bir şampiyon olmak için şansın var.
Думаешь, есть шанс, что нам только что невероятно повезло? Şansımızın müthiş bir şekilde yaver gitmiş olma ihtimali var mı sence?
Есть шанс что инфекция не забралась так далеко. Enfeksiyonun oraya ulaşmamış olması gibi bir olasılık var.
Что не очень на руку королеве, если есть шанс, что она еще жива. Bu zaman dilimi, kraliçe için de iyiye işaret değil tabi yaşadığı ihtimalini göze alırsak.
У нас есть шанс достать Абу Назира. Abu Nazir'i yakalamak için bir şansımız var.
Возможно, есть шанс починить мейнфрейм. Ana bilgisayarı onarmanın bir yolu olabilir.
Госсекретарь Дюрант, думаете, у первой леди есть шанс? Bakan Durant, sizce First Lady'nin bir şansı var mı?
Есть шанс, что вы сможете определить, правдивы ли эти обвинения? Şimdi, bu ithamların doğru olup olmadığını anlayabilmenizin bir yolu var mı?
Сейчас у нас есть шанс уничтожить его. Şimdi o kılıcın iyiliğini yok etme şansımız.
единственному, у которого есть шанс побороться за титул с Лоренцо. Pedrosa artık şampiyonluk için Lorenzo'ya meydan okuma umudu olan tek kişi.
Есть шанс, что этот парень может быть нашим отцом? Bu adamın babamız olma ihtimali var mı? - Hayır.
У меня есть шанс начать жизнь заново. Kendimi yeniden keşfetmek için bir şansım var.
Думаете, есть шанс нас вытащить? Bizi gerçekten buradan çıkarabileceğinizi mi düşünüyorsunuz?
А у тебя есть шанс их выманить. Şimdi elimizde onları açığa çıkarma fırsatı var.
У тебя есть шанс окончательно разрушить этот цикл. Bu gidişatı durdurman için bir şansın var artık.
Если Баал нападет пока Анубис слаб, у него есть шанс. Baal, Anubis henüz zayıfken saldırırsa, onun bir şansı olacak.
Есть шанс, что результаты неверные? Sonuçların hatalı olması ihtimali var mı?
Мы знали, что есть шанс из, что кто-нибудь сможет добиться успеха таким способом. Gerçek olma ihtimalinin çok düşük olduğunu biliyorduk. Bu, herhangi birinin yapabileceği bir plan değildi.
У меня есть шанс всё изменить. Tüm olanları değiştirebilecek bir şansım var.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.