Sentence examples of "который ест" in Russian

<>
Монаха, который ест мясо и не умеет читать? Et yiyen, kutsal kitap okumayan bir keşiş ha?
Вы знаете какого-нибудь толстого человека, который ест со смаком? Agzinin tadiyla, zevkle yemek yiyen sisman insan gördün mü?
Или зомби, который ест только детей. Ya da sadece çocukları yiyen bir zombi.
У подножия Тёмных гор живет один вспыльчивый старик, который наверняка ест детей на завтрак. Karanlık dağların eteklerinde yaşayan çok yaşlı, aksi bir adam. Muhtemelen kahvaltıda çocuk yiyen türden.
Он ест и стал более открыт. Yemek yiyor ve artık daha samimi.
Последний звонок, который я получила в этой печальной истории, был из аэропорта, примерно час назад. "İsminiz bilgisayarda kayıtlı" sadece yaptıklarının en iyisini gösteren bir örnek: rahatsız etmeyi bürokrasi gibi göstermek.
И ест слишком много. Çok fazla yiyor üstelik.
В телевизионном обращении президент Барак Обама объявил о серии изменений в двусторонних отношениях, включая обоюдное создание посольств, пересмотр позиции, согласно которой Куба является государством - спонсором терроризма, возможные визиты глав государств друг к другу и участие Кубы в следующем Саммите Америк в году, который пройдёт в Панаме. Aralarında; iki ülkede de sefaret kurulması, Küba'nın terörizmin devlet sponsoru olarak görünümünün yeniden incelenmesi, iki devletin başkanlarının olası ziyaretleri ve Panama Şehri'nde yapılacak olan Amerika Zirvesi'ne katılımı konuları bulunuyordu.
Не поверишь, сколько мяса он ест. Adamın ne kadar biftek yediğini söylesem inanmazsın.
Далее они объясняют, что их цель "показать город, который, несмотря на руины, представляет собой прекрасные руины": Ama amaçlarının "şehrin harabe olduğunu ama güzel bir harabe olduğunu" göstermek olduğunu da ekliyorlar.
Кто ест китайскую еду на завтрак? Kim kahvaltıda Çin yemeği yer acaba?
деревьев уже посажены в Nordmarka, лесу, который находится неподалеку от Осло. Oslo'nun hemen dışındaki bir orman olan Nordmarka'ya ağaç dikilir ve bu ağaçlar, dikimden yıl sonra basılacak olan kitapların özel seçmeceleri için kağıt ihtiyacını karşılar.
"Он ест их живыми!" "Onları canlı canlı yer!"
Это саркастический заголовок фотоблога, который рассказывает, как французская полиция со июня демонтировала и выселяла импровизированный лагерь мигрантов в Париже. İşte bu iğneleyici başlıkla bir fotoblog tarafından, Paris'te Haziran'dan beri Fransız polisi tarafından büyük bir geçici göçmen kampının nasıl boşaltıldığı ve tahliye edildiği anlatılıyor.
В какое время просыпается? Что в основном ест? Ne zaman uyur, uyanır, ne zaman yer.
Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть. Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar.
он не так часто ест людей. Benim gibi nadiren insan eti yer.
Как англичанин и фанат футбола, я всегда немного удивлялся, почему баскетбол настолько здесь популярен, в отличие от футбола, который широко распространён в остальной части мира. Bir İngiliz vatandaşı ve futbol taraftarı olarak, dünyanın her köşesinde kitlesel olan futbola nispeten Filipinler'de basketbolun bu kadar rağbet gördüğü konusunda her zaman şaşmışımdır.
Мама, что ест рыба? Anne, balıklar ne yer?
Это выглядит как бессмысленный поступок, на который людей толкает жадность и безнравственность. Sınır tanımayan bir para sevdası ile yapılan mantıksız bir sömürüden başka bir şey değil.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.