Sentence examples of "на Земле" in Russian

<>
Европа это официально худшая страна на Земле. Avrupa resmen, Dünyanın en boktan ülkesi.
Спустя несколько лет Лейф Эриксон обследовал берега и основал недолгое поселение на земле, которую он назвал Винланд. Birkaç yıl sonra Leifr Eiríksson Vinland ismini vereceği yerde karaya çıkar ve kısa süreli bir koloni kurmayı başarır.
На Земле проведём контрольные замеры, но мне кажется, что мы остановили скачки времени! Dünyaya dönüp bir kaç test yapmamız lazım. Ama bence kaymaları durdurduk gibi. - Tamam.
А теперь на вас плевать и самому могущественному человеку на земле. Şimdi dünyanın en güçlü yüzü için de bir anlam ifade etmiyorsun.
Вы не единственное поразительное существо на Земле, Джек. Dünya üzerindeki tek olağanüstü şey sen değilsin, Jack.
Ну, это странно и страшно, но ведь такое впервые случилось на Земле. Yani, garip ve korkutucu ama dünya üzerinde böyle bir şey ilk kez oldu.
Просто, ты самый непостоянный человек на земле. Dünya üzerindeki en güvenilmez adam olmak senin hatan.
Она превратила его в первого суперсолдата на Земле. Onu dünyanın ilk Süper Askeri'ne dönüştürecek bir program.
Приорат охраняет источник власти Церкви на земле. Tarikat, Kilise'nin yeryüzündeki gücünün kaynağını korur:
Вы бывали на Земле? Hiç Dünya'ya gittin mi?
Ядерное оружие угрожает каждому человеку на Земле. Nükleer silahlar dünyadaki her insanı tehdit ediyor.
Последние часы на земле самые прекрасные, не так ли? Dünyadaki son anlar en güzel olanları, öyle değil mi?
И тебе не придется тратить последние часы на Земле на мучительную боль. Bu nedenle dünyadaki son saatlerini ızdırap verici bir acıyla geçirmek zorunda değilsin.
Что на Земле, то и на небе. Yeryüzünde ne varsa, gök kubbede de vardır.
На земле и небесах больше пятен, чем предусматривает ваша философия. Cennette ve dünyada sizin hayâl ettiğinizden çok daha fazla leke var.
"Начала" содержат также изобретение мат. анализа, и теоретические основы конца нашего заточения на Земле: Principia aynı zamanda cebirin bulunuşuna ve Dünya'daki esaretimize bir son verebilecek ilk güçlü teorik prensibe yer veriyordu:
Я думал, вы на Земле вместе со Звёздным Флотом разрабатываете новые способы обнаружения шпионов-меняющихся. Şekil değiştiren casusları tespit etmek için yeni yollar bulmak için Dünya'da Yıldız Filosu'yla çalıştığınızı sanıyordum.
Что он рассматривал на земле? Yerde kontrol ettiği şey ne?
Ты знаешь, сколько людей рождается на Земле ежедневно? Her gün dünyada kaç insan doğuyor fikrin var mı?
Но это одно из самых густонаселённых мест на Земле. Ama burası Dünya'daki en yoğun nüfusa sahip yerlerden biri.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.