Sentence examples of "нападение на" in Russian

<>
Как именно спасение кого-то на этой Земле предупредит нападение на нашей? Bu dünyadaki birini kurtarmak bizim dünyamıza yapılacak bir saldırıyı nasıl engelleyecek?
7 августа 1992 года он должен был совершить нападение на Сусуздайское шоссе Лачинского района. 1992 yılında Ağustos 7'de Lachın ilinin Susuzdag yüksekliğine saldırı düzenleniyor.
Нападение на старейшин во время заседания. Yüce Büyükler'in toplantısına bir saldırı düzenlendi.
В июне 1823 года арикара совершили нападение на трапперов на реке Миссури. Temmuz 1823'te Arikaralılar Rocky Dağları'na saldırı düzenlediler.
Нападение на офицера - это преступление. Bir memura saldırı ciddi bir suçtur.
Так, в апреле 1948 Узи Наркис возглавлял нападение на Катамон, при освобождении ключевой стратегической точки - Монастыря Сан-Симон. Nisan 1948'de Katamon saldırısını yönetti ve önemli bir stratejik nokta olan San Simon'u ele geçirdi.
и нападение на копов. ve polislere saldırmaktan aranıyor.
Я остановила нападение на Госдепартамент в Вашингтоне. Başkent'te Dışişleri Bakanlığı'na yapılan bir saldırıyı durdurdum.
Нападение на мосту было не ради самого снаряда. Köprüye yapılan saldırı aslında füzenin kendisiyle alakalı değilmiş.
Вчерашнее нападение на Гавайские острова нанесло тяжёлый ущерб военной мощи Америки. Hawaii adalarına dün yapılan saldırı Amerikan askeri güçlerine ciddi zararlar vermiştir.
Нападение на офицера полиции. Bir polis memuruna saldırı.
Это было нападение, нападение на нас. Bu, bir saldırıydı - bize karşı.
Злоумышленник подозревается в двух правонарушениях включая нападение на религиозного фанатика. Fail daha önce de yeni hristiyon olmuşların saldırı davasında sorgulanmış.
Это нападение на офицера со смертельным оружием. Bu, öldürücü silahla polise saldırı demektir.
Я буду возглавлять нападение на башню и врата города. Şehrin kapılarına ve kuleye yapılacak olan saldırıyı ben yöneteceğim.
Это лишь часть ее проступков, включая нападение на офицера. Bunların hepsi kötü davranış, bir subaya saldırı girişiminin parçası.
Было какое-то нападение на рынке. Pazar yerinde birtür saldırı olmuş.
Саботаж, нападение на офицера Звездного Флота, попытка спровоцировать войну между Федерацией и Доминионом. Görevi baltalama, bir Federasyon subayına saldırı Federasyon ve Dominion arasında bir savaş çıkarmaya kalkışmak.
Произойдёт нападение на территории США на этой неделе. Gelecek hafta, Amerikan topraklarında bir saldırı olacak.
Выйдет из-под контроля в смысле похищение людей, убийство, нападение на федерального агента? Adam kaçırma, adam öldürme, federal ajana saldırma gibi çığırından çıkmasından mı bahsediyorsun?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.