Sentence examples of "своего детства" in Russian

<>
По утверждению друзей Ассефы, он всегда мечтал вернуться в дом своего детства в деревне Ченча на юге Эфиопии. Arkadaşları, Assefa'nın hep Etiyopya'nın güneyindeki bir köy olan Chencha'daki çocukluk evine dönebilmeyi dilediğini söylüyor.
Я с детства мечтал о большой свадьбе. Gençliğimden beri büyük bir düğünün hayalini kurdum.
Испугавшись неизвестного звука, оно даже может убежать, оставив своего детёныша. Sesten ürktükleri zaman, küçük yavrularını bile bırakıp kaçabilirler.
Она просто мой друг детства. O, sadece çocukluk arkadaşım.
Можем в автобусе в полный голос обсуждать свои проблемы с гинекологом.... Аргентинцы часто обращаются к психоаналитикам, так что можно часто услышать кого - нибудь, анализирующего жизнь своего партнера ". "Yüksek sesle konuştuğumuz için mi, yoksa dar görüşlü insanlar olmadığımız için mi bilmiyorum. Otobüsteyken, bir jinekologla yüksek sesle konuşabiliriz.... Arjantinliler psikanalize tabi olurlar, birinin partnerinin hayatıyla ilgili analiz yapıyor olduğunu duymak yaygındır."
Мы были подругами лет, с самого раннего детства. yıldan beri, daha küçücük kızlar olduğumuzdan beri arkadaşız.
Я убила своего малыша и теперь его нет! Öz bebeğimi öldürdüm ve şimdi bebeğim artık yok!
С самого детства, я был одержим необъяснимыми явлениями. Çocukluğumdan beri tartışmalı evrensel bir olguyu saplantı haline getirdim.
Пол и Мэри Элис Янг похитили его и воспитали как своего. Paul ve Mary Alice Young onu kaçırıp kendi çocuklarıymış gibi büyütmüşler.
С самого моего детства её достоинства превозносят до небес. Tüm çocukluğumu onun erdemlerinin şarkısını ağaç tepelerinden duyarak geçirdim.
Она даже боялась своего сына. Hatta kendi oğlundan bile korkuyordu.
Нет, просто с самого детства он глумился над инвалидами. Hayır, küçüklüğümden beri engelli insanlarla sürekli dalga geçiyordu da.
Последний путь старой шимпанзе совершался в величайшей серьезности, как будто она хоронила своего единственного ребенка. kıllı maymunun cenaze töreni, büyük bir ciddiyetle yerine getiriliyordu, kendi çocuğunun cenaze töreni gibiymişçesine.
У тебя никогда не было детства, семьи, или чего-то настоящего. Bir çocukluğun, bir ailen veya o kadar gerçek olan hiçbirşeyin olmadı.
Дипломат может защитить своего ребёнка, а электрик нет. Diplomat oğlunu istediği gibi koruyor, ama elektrikçi koruyamaz.
Она была единственной девчонкой моего детства. O çocukluğumdan beri hayatımdaki tek kız.
Он послал своего бывшего агента на самоубийство? Eski bir adamını intihar saldırısına mı yollamış?
Они мне нравятся с детства, и наконец-то у меня есть причина купить себе пони. Atları çok severim. Hep sevmişimdir. Sonunda bir midilli satın almak için geçerli bir nedenim var.
Чего ради ты рискуешь потерять доверие своего народа? Hangi anlaşma, kendi halkının güvenini kaybetmeye değer?
Просто миф, навязанный нам с детства,.. Ya da çocukluktan beri bizlere sunulan bir efsane.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.