Sentence examples of "своей цели" in Russian

<>
С расширением масштабов демонстраций и всеобщего недовольства Движение М достигло своей цели роста и присутствия на улицах. Protestoların ve genel hoşnutsuzluğun artmasıyla M hareketi sokakta kalma ve büyüme hedeflerine ulaşmış oldu.
Или настолько амбициозная женщина, которая сделает всё для достижения своей цели? Yoksa sadece elde etmek istedikleri için herşeyi yapabilecek hırslı bir kadın mı?
Печально. Пойти на убийство, чтобы добиться своей цели... Bir şey uğruna birini öldürüp başka birine işkence etmek...
Они служат своей цели в храме, Скотт. Как ты служишь мне. Senin bana hizmet ettiğin gibi onlar da tapınakta amaçlarına hizmet ediyorlar Scott.
Он послужил своей цели. o amacına hizmet etti.
Ты далеко от своей цели. Hedefine yeteri kadar yakın değilsin.
Как обычно, пытаешься добиться своей цели любым путем, так ведь? Sen hep meleksin zaten değil mi? Ver şu hesap numarasını bana.
Он достигает своей цели - паника, страх... Hedefine ulaşıyor. Panik, korku Amerikan malı terör.
Мисс Керри, ваши верхние ноты прекрасны, как ракета-скат, несущаяся к своей цели. Bayan Carey, yüksek notalarınız öyle muhteşem ki tıpkı hedefine süzülen bir Scud füzesi gibi.
Они достигли своей цели. Onlar amaçlarına ulaştılar.
В конце концов он достиг своей цели. Sonunda o, hedefine ulaştı.
Чарльз Вейн готов забыть о своей злости ради большей цели? Charles Vane daha iyi bir amaç uğruna öfkesini görmezden geliyor.
Хотя президентские выборы во Франции уже завершены, на просторах интернета не утихают дискуссии по поводу того, почему Николя Саркози сделал главной темой своей предвыборной кампании именно иммиграцию. Fransız başkanlık seçimi sona ermiş olabilir ama seçimi kaybeden başkan Nicolas Sarkozy'nin seçim kampanyasının merkezine göçmenlik sorununu koymuş olması hala Internet'te tartışılmakta.
Одна минута до цели. Hedefe bir mikrometre kaldı.
Он деятель искусства, проводивший анализ социальной и политической ситуации в стране на своей странице в Facebook, но он не намеревался нарушить закон или обидеть кого - либо ". O, kendi Facebook sayfası gibi yerlerde mevcut sosyal ve politik durumlara ait analizlerini yazan bir sanatçıydı, fakat amacı yasayı çiğnemek veya birine hakaret etmek değildi. "
Мы связаны огнем и последним вздохом умирающей ведьмы, призванные к единственной цели. Ateşle ve tek bir amacı olup ölmekte olan bir cadının son nefesiyle bağlandık.
Неужели парень не может поговорить со своей в смысле, с дочерью старой подруги? Bir adam kendi eski bir arkadaşının kızıyla konuşamaz mı? Sen beni ne sanıyorsun?
Мартин Уокер может выпустить ракеты по любой цели на территории США. Martin Walker'ın, kıta Amerikasında istediği hedefe füze atma imkanı var.
Стерн ушел по своей воле. Stern kendi isteği ile gitti.
Я принял решение, когда получил чертежи этого судна, пригодного лишь для одной цели. Buna, gemiyi teslim aldığım gün karar verdim. Bu geminin bir tek kullanım amacı var.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.