Sentence examples of "так же" in Russian

<>
Если бы не мой сирийский паспорт, я бы прошла так же, как и все, или, точнее, как большинство. Suriye pasaportum olmasaydı tüm diğerleri gibi, çoğunluk gibi kolay kolay geçerdim.
Найти достойную квартиру в Нью-Йорке так же сложно, как и достойного спутника. New York'ta kusursuz bir daire bulmak kusursuz bir eş bulmak gibidir. Yıllarınızı alabilir.
Я так же достоин войти, как и вы. Ben de en az sizin kadar girmeyi hak ediyorum.
Планирую заполнить пустоту садоводством, ранними ужинами, а так же изучением мандаринского наречия китайского. Boş vaktimi, bahçe işleriyle uğraşarak, akşam yemeği pişirerek ve Çince öğrenerek değerlendirmeyi düşünüyorum.
Так что они поступили бы так же. Yani, onlar da aynı şeyi yaparmış.
Так же, как приметные горы или реки, эти магнитные аномалии могут служить в качестве ориентиров. Tıpkı belirgin bir dağ veya nehir gibi bu manyetik anomaliler de birer sınır işareti olarak görev yapabilir.
Беннетты пытаются заполучить участки, так же как и Black Pike. Bennett'ler de aynen Black Pike gibi o toprakları sağlama almak istiyor.
Так же как и метициллин-устойчивая стафилококковая инфекция. Aynen metisilin direnci olan stafilokok enfeksiyonu gibi.
Если бы наша охрана была так же хороша мы бы не имели повода увидеть столько разных королевств. Eğer muhafızlarımız bu kadar iyi olsalardı.. Böyle bir fırsatı yakalayamazdık ve Krallığımızda böyle farklı yerleri göremezdik.
Поднимите руку, если и вы так же обделены. Siz de benim gibi bundan yoksun kaldıysanız elinizi kaldırın.
Моя внутренняя диагностика так же не обнаружила ошибок. Benim iç tanım da hiç bir sorun bulamıyor.
Тебя избрали большинством голосов команды. И тебя точно так же можно сместить. Bu mürettebattaki bütün adamların oylarının çoğunluyla seçildiniz ve aynı oylarla yerinizden olabilirsiniz.
Так же как и смех блаженного демона. Gökyüzündeki rüzgar gürle, gökyüzündeki şeytan gülümse!
Ты бы поступил так же? Я? Sen de aynı şeyi yapardın değil mi?
Ты бы поступил так же. Sen de benim için yapardın.
Может, Бог так же кровожаден, как мы. Belki Tanrı'nın da bizler kadar kana susamış olduğu içindir.
Рено и Штрассе наверняка так же думают. Herhalde Renault ve Strasser da böyle düşünür.
Разве не вся музыка построена так же? Ama zaten tüm müzikler öyle değil midir?
Я так же нашел двусторонние микротрещины на подъязычной кости. Dil kemiğinde de çift yönlü mikro kırıklar tespit ettim.
Так же вызывает беспокойство факт, что вся территория в районе взрыва заблокирована. Daha da üzücü olanı, patlamanın çevresindeki geri kalan tüm alan mühürlenmiş durumda.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.