Sentence examples of "умолял меня" in Russian

<>
Хаус практически умолял меня вернуться. House geri dönmem için yalvardı.
Он умолял меня вытащить его. Onu çıkarmam için bana yalvardı.
Майкл умолял меня там, в маленьком номере отеля. Michael bana açıklama yapıyordu o küçük üzgün otel odasında.
Макс умолял меня сохранить костюмы. Max kostümlerin kalması için yalvardı.
Эдди умолял меня сделать правильный выбор. Eddie doğru olanı yapmam için yalvardı.
Он умолял меня отпустить его. Onu öldürmem için bana yalvardı.
Он умолял меня остаться. O, kalmam için yalvardı.
Пожалуйста, извините меня: Lütfen beni affedin:
Он всех умолял туда сходить! Herkese oraya gelmeleri için yalvardı.
Также прошу прошения, я не хотела так гордо сказать "нет", когда вы попросили меня разблокировать мой телефон. Cep kilidimi açmayı sorduğunuzda gururla "hayır" dediğim için beni affedin efendim.
Я умолял его использовать момент. Ana uygun davranması için yalvardım.
У меня обсессивно - компульсивная привычка проверять паспорт каждые пять минут во время путешествий. Bir takıntım var, her yolculuğumda pasaportun benimle olup olmadığını beş dakikada bir kontrol ediyorum.
Он умолял бабушку защитить его. Onu koruması için büyükannesine yalvarıyordu.
Кроме того, он добавил: "теперь мне придётся вернуться сюда в другой день и это огромный стресс для меня". Ve ekledi, "Şimdi Ketta'ya başka bir gün yeniden gelmem gerekecek ve bu benim için aşırı yorucu bir şey."
Я умолял её переписать статью, но она отказалась. Yazıyı yayınlamaması için ona yalvardım, ama kabul etmedi.
То, что я успел увидеть во время этих мероприятий, удивило меня до глубины души: правительство даже не пытается начать переговоры с протестующими, но немедленно использует все доступные способы для подавления выступлений. Bu gösterilerde gözlemlediklerim beni hâlâ şaşırtmaya devam ediyor: Yöneticiler göstericilerle oturup konuyu tartışmak yerine, enerjilerini göstericilerin seslerini bastırmaya harcıyorlar. Nisan'te Taipei eylemi sırasında polis tahliyeye başladı.
Многие годы и десятки лет я умолял так называемых правителей мира прекратить загрязнение океана. Yıllardır, sözde dünya liderlerine okyanuslarımızı zehirlemeyi durdurmaları için yalvardım ama taleplerimi görmezden geldiler.
В первые часы моего пребывания в Порто город произвел на меня огромное впечатление. Porto ziyaretimin ilk saatleri bende çok güzel izlenimler bıraktı.
Я умолял ее остаться. Kalması için yalvardım ona.
Понимаете, если бы не этот паспорт, меня бы не отбирали, на удивление совершенно случайно, для дополнительной проверки во всех аэропортах, в которых я когда - либо была. Bu pasaportum olmasaydı, şimdiye kadar geçtiğim tüm hava alanlarında rastgele seçim ile kimse tesadüfen beni soruşturmaya seçmezdi.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.