Sentence examples of "управляю этим" in Russian

<>
Я управляю этим городом. Bu kasabayı ben yönetiyorum.
Я управляю этим домом. Bu evi ben işletiyorum.
Я управляю этим местом с моими детьми. Benim ismim Sofia. Burayı çocuklarımla birlikte işletiyorum.
Послушай, теперь я управляю бизнесом. Dinle, artık işleri ben yürütüyorum.
Эта барышня проснулась этим утром поздно и застряла в пробке. Bu kadın bu sabah geç kalktı ve trafiğe takıldı.
Я управляю шоу здесь. Burada işleri ben yönetirim.
Делиться этим мульфильмом про Дональда Дака в России незаконно Oscar Ödüllü Bu' Donald Duck' Çizgi Filmini Rusya'da Paylaşmak Yasak
Мне, я живу один и управляю продуктовым магазином. yaşındayım, tek başıma yaşıyorum ve bir market yönetiyorum.
Экономические условия, подобные этим, во всём регионе стали хорошей почвой для незаконной перевозки людей с Африканского рога на Аравийский полуостров. Yıllar boyunca bölgenin her yanında bu gibi ekonomik koşullar, endişe verici bir ticaretin yükselişine neden oldu: Afrika Boynuzu'ndan Arap Yarımadası'na insan kaçakçılığı.
Я управляю научным отделом. Ben bilim departmanını yönetiyorum.
Журналист BBC Фэйсал Иршаид делится этим видео, на котором Фоули рассказывает об этом: BBC habercisi Faisal Irshaid Foley'in bu konu hakkındaki konuşmasını yayınlamıştı:
Но я управляю гостиницей в -м. Ama ben. yüzyılda bir otel işletiyorum.
Мне изначально очень повезло со всеми людьми, которые были увлечены этим проектом и помогали мне в его развитии. Projenin devam etmesi için bu kadar yardımda bulunan insanlarla çalışmak bir şanstı.
Я управляю твоей судьбой, Сара. Kaderini ben kontrol ederim, Sara.
Plumas Atomicas поделился этим изображением: Plumas Atómicas bu görüntüyü paylaştı:
А я управляю тобой. Seni de ben yönetiyorum.
Все вокруг меня как-то с этим связаны. Çevremdeki herkes bir şekilde bu olayla alakalı.
То, что я управляю страной уже безумие. Aslına bakarsan bir ülkeyi yönetiyor olmam deli saçması.
Я живу этим каждый день, Нина. Her gün bu ıstırap yaşadım, Nina.
Я управляю его бюджетом, выбираю его одежду, его песни. Parasını ben idare ettim, elbiselerini aldım, şarkılarını ben seçtim.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.