Sentence examples of "что он придет" in Russian

<>
Джулиет, клянусь жизнью Гаса мы понятия не имели, что он придет. Juliet, Gus'ın hayatı üzerine yemin ederim ki, buraya geleceğinden haberimiz yoktu.
Не думаю что он придёт на туже крышу. Bence aynı çatıya gelip saklanması az bir ihtimal.
Он придёт на следующий сеанс. Bir sonraki terapi seansına gelecek.
Видео, которое также было удалено с YouTube, вызвало онлайн - дискуссию по вопросу: должен ли быть такой материал допустим в сети, учитывая, что он позволяет ИГИЛу распространять свою "пропаганду". Youtube'dan da kaldırılmış olan video, IŞİD'in "propoganda" sını yaymasına yer vermesi nedeniyle benzer materyallerin dünya çapındaki ağda ulaşılabilir olup olmaması gerektiği konusunda bir tartışma yarattı.
Возможно, он придет после полудня? Bugün öğleden sonra gelir mi acaba?
Обратите внимание, что он говорил о родителях, а не об учениках. Öğrenci harekâtının sergilediği güç ve cesaret geri dönüşü olmayan bir adım.
Завтра он придёт ко мне в кабинет и начнёт угрожать. Yarın bir gün bu adam ofisime gelip beni tehdit edecek.
Дэниелс сказал, что он был поражён, увидев, что в баскетбол играют почти все в сельских общинах: Daniels basketbolun kırsal halkın hemen hemen tümü tarafından basketbol oynanmasına hayret ettiğini söyledi:
Пастор Майк сказал, когда он придет? Peder Mike ne zaman geleceğini söyledi mi?
Отставка министра образования Вурвальда произошла после того, как государственный наблюдательный совет заключил, что он "не смог наладить связь с протестующими и остановить движение". Eğitim Bakanı Voorwald'ın istifası hükümet tetkik kurulu "işgalleri sonlandırmak için harekatla uzlaşmakta başarısız oldu" diye çıkarım yaptıktan sonra geldi.
Что если я когда-нибудь буду в нем нуждаться, он придет. Demişti ki eğer ona ihtiyacım olursa, her zaman yanımda olacaktı.
Сообщалось, что он сам лёг в больницу с неопределённым диагнозом. Kendisinin belirtilmemiş bir durumdan dolayı hastaneye kaldırıldığı bildirildi.
Он придет в сознание? Bilinci yerine gelecek mi?
На вопрос о том, что побудило его начать этот документальный проект, Дэниелс ответил Global Voices, что он был заинтригован популярностью баскетбола на Филиппинах, особенно в сельской местности: Bu belgesel projesini başlamasında neyin ilham verdiği sorulduğunda Daniels, Global Voices'a Filipinler'de özellikle kırsal alanlarda basketbolun nasıl rağbet gördüğü konusunda meraklı olduğunu belirtti:
Вы будете ждать, пока он придет ко мне и всадит пулю? O gelip bana kurşun sıkana dek bir şey yapmayacaksınız, öyle mi?
На пресс - конференции четвёртого декабря, губернатор Алкмин заявил, что он "понял, какую информацию, касательно новом плана, пытались до него донести ученики и их семьи", добавив: Aralık, bugün bir basın toplantısında Eyalet başkanı Alckmin "planla ilgili olarak öğrencilerden ve ailelerinden mesaj aldığını" söyledi ve şu şekilde ekledi:
Он придёт, когда мы закончим, узнать результаты. Neler yaptığımız görmek için, işlemlerin son kısmında gelecek.
Директор турнира отрицает то, что он заставил девушку выйти из турнира. Turnuvanın yöneticisi kızı turnuvadan çekilmeye zorladığını reddetti.
Мисс Горен, вы скажете мне, если он придет к вам за укрытием, верно? Bayan Goren, eğer sığınmak için buraya geri gelirse bana haber verecek misiniz yoksa vermeyecek misiniz?
Из профиля Танаки можно узнать, что он работает арт - директором рекламного агентства в японской провинции. Вот что он сам говорит о своем проекте: Instagram profilinde, Japonya taşrasında bir reklam ajansında sanat yönetmeni olarak çalıştığı yazan Tanaka, kendi internet sitesinde projeyle ilgili olarak şunları söyledi:
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.