Sentence examples of "что она" in Russian

<>
Вот что она увидела: İşte gördükleri:
Влияние речи Обамы было таково, что она породила серьёзные оппозиционные веяния среди самой консервативной части эмигрантов во Флориде, доме для более чем миллиона жителей кубинского происхождения. Obama'nın konuşması öyle etkili oldu ki, bir milyonu aşkın Küba kökenli vatandaş barındıran Florida'daki sürgünlerin muhafazakar partili bölümünün birçoğu arasında sert bir muhalefet oluştu.
Надеюсь, что она воспитала своих детей именно такими, какой она была сама. Настоящими! Dilerim çocuklarını kendi yetiştiği gibi yetiştirmiştir, gerçek bir insan gibi!
С одной стороны я почувствовал облегчение, потому что она ничего не поняла. Düşününce, bir taraftan rahatladım gibi çünkü, biliyorsun, bundan yakamı kurtarıyordum..
Не страшно, что она не слышит. Bence duyamıyor olmasında yanlış bir şey yok.
Да и что она собирается возвращать? Neyi iade edecek? Bebek bu.
Мне просто любопытно, что она прячет под всем этим макияжем. Ne? Sadece merak ediyorum. Onca şeyin altında ne saklıyor acaba?
Кто решает что она стоит? Neyin değeceğine kim karar veriyor?
Он посчитал, что она неверна, хотя она просто потеряла носовой платок. Ona inanıyordu sadakatsiz, her ne kadar o sadece yanlış vardı bir mendil.
И что она скажет о тебе? Peki, senin hakkında ne söyleyecek?
Доктор, здесь женщина заявляет, что она пациент. Doktor, burada hastanız olduğunu iddia eden biri var.
Неважно, что она говорит. Onun söylediklerinin bir önemi yok.
Очевидно, что она принимает серьезное решение. Kararını ciddi bir şekilde alıyor belli ki.
А Сара, что она сказала по поводу встречи? Ya Sara, buluşma konusunda ne dedi? İlgilenmedi.
Эпик это тяжело, потому что она умственно отсталая. O Epyck için daha zor, kendisi beyin özürlüdür.
Повезло, что она не двигалась. Evet. Hareket halinde olmadığı için şanslısın.
Наш хорошо законспирированный человек уверен, что она - двойной агент. Yüksek mevkideki güvenilir kaynağımız, kızın çift taraflı ajan olduğunu söylüyor.
Мы дожидались смерти этого дряхлого безумца и думали, что она выгодна для благородных господ из Ост-Индской компании. İhtiyar deli piç kurusunun ölümü memnuniyetle karşılandı ve tam düşündüğümüz gibi, saygın Doğu Hindistan Şirketi için faydalı.
Я просто подумала, что она её взбодрит. Ama yapabilirsek ona da iyi gelir diye düşündüm.
Лисбон делала то, что она считала верным. Lisbon kendisine göre en iyi olan şeyi yaptı.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.