Sentence examples of "чтобы не" in Russian

<>
Теперь Спеши, Данте, чтобы не потерять свою любовь навсегда. Çabuk ol Dante, çabuk ol ki aşkını sonsuza kadar kaybetmeyesin.
Чтобы не оставлять в беде больное человечество. Zavallı insanlığı ıstırabıyla tek başına bırakmamak için.
многие женщины наносят денатониум на ногти, чтобы не грызть их. Evet, bu mantıklı. Birçok kadın yememek için tırnaklarına Denatonyum sürüyor.
Я ищу причину, чтобы не ехать в офис. Ofise geri dönmemek için gayet makul bir sebebim var.
Сложить их, чтобы не было вида, будто стая койотов прошлась по приёмной врача? Üst üste yığ onları. Yani doktor ofisine çakallar girmiş de temizlik yapmış gibi görünmüyor mu?
Чтобы не сожалеть после до конца жизни. Ömrün boyunca pişman olacağın bir şey yapma.
Можно сделать так, чтобы не было звонков? Bütün aramaları beklemeye, alabilir miyiz, lütfen?
Куда мне бежать, чтобы не видеть этого хитрого лиса? O kurnaz suratı görmemek için Roma'dan ne kadar uzaklaşmam gerekiyor?
С особенной осторожностью, чтобы не повредить внутренние спайки. Birleşme yerine zarar vermemek için çok özen göstermesi gerekiyor.
Ладно, мне надо возвращаться и постараться, чтобы не уволили. Neyse, en iyisi ofise döneyim de ilk önce beni kovmasınlar.
Сидит на диете Дюкана, чтобы не потерять Дадину. Dukan Rejimini uyguluyor, Dadina onu terk etmesin diye.
Чтобы не танцевать под эту песню. Düğünlerde bu şarkıyla dans etmeyelim diye.
Да, и чтобы не прожаренных. Evet. Bu sefer az pişmiş olsunlar.
Сейчас, чтобы не происходило, не двигайся. Şimdi, ne yaparsan yap, sakın kıpırdama.
Достаточно, чтобы не решиться на это. Bununla baş edebilecek kadar büyük şeyler değil.
Или мы можем убить Гомера, чтобы не читать эту дурацкую книгу. Ya da gidip Homer'ı öldürebiliriz böylece bu aptal kitabı okumak zorunda kalmayız.
Чтобы не дать им преимущество. Böylelikle ellerine avantaj vermemiş oluruz.
Чтобы не возвращаться домой на такси. Eve taksiyle dönmek zorunda olmamak için.
Поэтому надо побыстрее закончить этот день, чтобы не пропустить. İlk adımlarını kaçırmamak için bu günü bir an önce atlatmalıyım.
Ей приходилось носить свинцовые башмаки, чтобы не улететь. Uçup gitmesin diye kurşundan yapılmış özel ayakkabılar giymek zorundaydı.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.