Sentence examples of "этих стенах" in Russian

<>
Действительно высокое содержание железа в этих стенах. Bu duvarlarda gerçekten demir yoğunluğu çok fazla.
Здесь, в этих стенах. Burada, bu duvarların arasında.
От имени всех женщин, нашедших приют, утешение и развлечение в этих стенах... Bizimle birlikte, bu duvarlar içerisinde bir teselli ve eğlence sığınağı bulmuş kadınlar namına.
Если хотите повеселиться, прошу - столы ждут, в этих стенах не соскучишься. Eglenmek istiyorsaniz, oynayin. Tepeye kadar yerimiz var, ve gerekirse onu da kaldiririm.
Даю вам слово в этих стенах вам ничего не грозит. Seni temin ederim bu duvarların arasında her zaman güvende olacaksın.
За последние часов она устроила нам засаду пыталась похитить Оуэна, и взорвала биологическое оружие в этих стенах. Son saat içinde, bize pusu kurdu, Owen'ı kaçırmaya çalıştı ve bu duvarların içinde biyolojik silah kullandı.
Богу - не место в этих стенах: Bu duvarların içinde, Tanrı'ya yer yok!
Я слышал об одном англичанине в этих стенах. Ben burada salonları gezinen bir İngiliz olduğunu duydum.
Давай писать всё на этих чертовых пустых стенах. Hayır, yani şu bomboş duvarlara yazalım listeni.
Зачем пещерный человек рисовал на стенах? Mağara adamları duvarlara neden resim çizdi?
Почти половина этих девочек получают мизерную ежедневную зарплату в - бангладешских так ($ 5- $5). Bu kız çocuklarının neredeyse yarısı günde topu topu - Taka ($ 5- $5) kazanıyor.
Нет, он просто рисует на стенах. Hayır, sadece duvarlara bir şeyler çiziyor.
Некоторые из этих мужчин и женщин работали с Zone9, коллективным блогом, который освещал социальные и политические проблемы Эфиопии и продвигал права человека и подотчётность правительства. Bu kişilerden birkaçı, Etiyopya'daki toplumsal ve politik olaylar ile ilgili yazıyorlardı ve insan haklarının yanısıra hükümetin sorumluluk almasını destekleyen kolektif blog Zone9 ile çalışıyordu.
Сказала, "Мам, там в стенах живёт дядя". "Duvarların içinde yaşayan bir adam var, anne" dedim.
Так как население Японии стареет, все меньше семей живут в этих небольших районах. Japonya'nın nüfuslu döneminde ise, bu eski mahallelerde artık az sayıda aile yaşıyor.
Я написал, как оперативно ты справился с голыми бабами на стенах. Hayır, hayır. Onlara koca memelilerin duvardaki afişlerini nasıl güzelce hallettiğinden bahsettim.
Основная надежда на развитие альтернативных источников энергии взамен АЭС и экспорт этих новых технологий для ускорения экономического развития. Beklentileri alternatif enerji kaynakları geliştirip nükleer enerjiyle değiştirmek ve bu teknolojinin ihracatını yaparak ekonomik büyümeyi arttırmak.
Сломанная мебель, брызги крови на стенах... Kırık mobilyalar, duvarlara sıçramış kan izleri...
Он однажды сказал: "немецкие солдаты не будут умирать для этих негров". Bir defasında "hiçbir Alman askeri bu zenciler için ölmeyecektir" demiştir.
Не было брызг крови на стенах и потолке. Ne duvarda ne de tavanda kan lekesi yok.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.