Sentence examples of "öldürdü" in Turkish with translation "убила"

<>
Kök, Finch'i kaçırırken Alicia Corwin isminde bir istihbarat ajanını da öldürdü. Когда она похитила Финча, она убила бывшего сотрудника разведки. Алишу Корвин.
Senin o salak karını ben öldürmedim, Jessica öldürdü. Я не убивал твою глупую женушку. Джессика ее убила.
İşi yüzünden ölmedi ama, penisi onu öldürdü. Его убила не работа, а его пенис.
Nick Boyle'u Abigail Hobbs öldürdü. Эбигейл Хоббс убила Ника Бойла.
Önce doktoru öldürdü, şimdi de beni öldürmeye çalıştı. Она убила доктора, а потом пыталась убить меня.
Claire yıl önce bebek kardeşini öldürdü. Клер убила свою сестренку лет назад.
Sence Johnny Boz'u o mu öldürdü? Думаешь, она убила Джонни Боза?
Ve kendisinin yarı yaşındaki iki kadını mı öldürdü? И она убила женщин моложе её в двое?
Oyuncağınız bir adamı adamı öldürdü, Erroll White. Ваша ручная крыса убила человека, Эррола Вайта.
Ve Rose seni gerçekten öldürdü mü? А Роуз и правда убила тебя?
Piper, Riley'i aylar önce öldürdü. Пайпер убила Райли Мару месяцы назад.
Ama o çiftçinin kızını öldürdü. Но она убила фермерскую дочь.
Ayrıca dört adamı da soğukkanlılıkla öldürdü. Также она хладнокровно убила четырёх мужчин.
Laura Kimberly'i öldürdü, böylece ev arkadaşı olarak onun yerine kendisini seçecektin. Лора убила Кимберли, поэтому ты выберешь ее на место твоей соседки.
Fakat pek çok insanı öldürdü ve milyonlarca dolarlık zarara yol açtı. Но она убила много людей и принесла потери в миллиарды долларов.
Sana göre annem Madison Montgomery'i öldürdü böylece Yüce olarak kalacaktı, öyle mi? Вы думаете, что моя мать убила Мэдисон Монтгомери, чтобы остаться верховной?
Lanet olası çete öldürdü onu, ve bunu biliyorsun. Его убила гребаная мафия, и ты это знаешь.
Charlie ailemizin bir ferdiydi ve bu şey onu öldürdü. Чарли был членом семьи и эта штука убила его.
Julie'yi sessiz kalması için ikna edemedi ve böylece onu öldürdü. Она не смогла убедить Джули молчать, поэтому убила её.
Uluslararası bir teröristi serbest bıraktım, annen, şu anda yurtdışında, üç kişiyi daha öldürdü. Я позволил международному террористу, твоей матери, покинуть страну, и она убила еще троих.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.