Sentence examples of "üzerine yemin" in Turkish

<>
Juliet, Gus'ın hayatı üzerine yemin ederim ki, buraya geleceğinden haberimiz yoktu. Джулиет, клянусь жизнью Гаса мы понятия не имели, что он придет.
Hayatım üzerine yemin ederim. Ve konu açılmış olsaydı bile aleyhinde tek kelime bile etmezdim. А если бы это всплыло, то я ничего не сказал бы против тебя.
Aşkım ve onurum üzerine yemin ediyorum. Клянусь нашей любовью и нашим лиро.
Çocuklarının mezarı üzerine yemin et. Поклянись на могиле своего ребенка!
Eğer onun kılına dokunduysan, Tanrı üzerine yemin ederim... Если вы её хоть пальцем тронули, клянусь Богом...
Annemin mezarı üzerine yemin ederim ki Kirby'i ben öldürmedim. Клянусь памятью своей мамы, что не убивал Кирби.
Celestine, Caleb'in onu zorladığına dair annesinin mezarı üzerine yemin etti. Но Селестина поклялась могилой матери, что Калеб на неё набросился.
Ailemin mezarları üzerine yemin ederim. Я клянусь могилами своих родных.
Gerekirse kızımın üzerine yemin ederim. Я клянусь головой своей дочери.
Şu anda hayatta olan annemin gelecekti mezarının üzerine yemin ederim ki bu işten sıyrılmanıza izin vermeyeceğim. И я клянусь будущей могилой своей живой матери, что вам это с рук не сойдёт.
Siyah taş üzerine yemin ederim ki hepsini öldüreceğim. Клянусь Чёрным камнем, я всех их убью.
Allah üzerine yemin ederim ki, onunla hiç konuşmadım. Клянусь Аллахом, я никогда не говорил с ним.
Hayatım üzerine yemin ederim ki bunu ona ödettireceğim. И, клянусь жизнью, заставлю его заплатить.
Mezarları üzerine yemin ederim ki öldüremediniz! клянусь их могилами, не всех!
Fakata seni sevdiğime hayatım üzerine yemin edebilirim. Но клянусь жизнью, я люблю вас.
Doug'ın hayatı üzerine yemin ederim ki kendimi affettireceğim. Клянусь жизнью Дага, я разрешу ваш раздор.
Bir mezarın üzerine yemin ederim. Нет! Клянусь! могилой.
Ruhum üzerine yemin ederim ki, aradığınız kişi... В моей душе, тот кого ты ищешь...
Çocuklarımın üzerine yemin ederim ki benim bilgim yok. Клянусь своими детьми, я понятия не имел.
Bu ölü karga üzerine yemin ediyorum ki, senin için yemek yapmayacağım. Клянусь этой мертвой вороной, что никогда не буду готовить для тебя.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.