Sentence examples of "ısrar ediyorum" in Turkish

<>
Buraya gelip bir kaç kelime konuşman için ısrar ediyorum. И я настаиваю, чтобы вы сказали несколько слов.
Joe, koltuğumu alman için ısrar ediyorum. Джо, позвольте уступить вам свое кресло.
Bak, bunu durdurman konusunda ısrar ediyorum. Слушайте, я настаиваю, остановитесь немедленно.
Şu an buradayım, ve ısrar ediyorum. Я вынужден настаивать, я приехал издалека.
Saçmalama, ısrar ediyorum. Брось, я настаиваю.
Kaptan, dördünüzün holografik kaydını yapmak için ısrar ediyorum. Капитан, я настаиваю сделать голографические снимки всех вас.
Hayır, ısrar ediyorum ben ödeyeceğim çünkü ben de platinium kart var. Нет, нет, нет. Я заплачу, у меня же платиновая.
Haydi ama, ısrar ediyorum. Да ладно, я настаиваю.
Bazı insanların modelliğin saygıdeğer bir meslek olmadığını düşündüklerini biliyorum ama ısrar ediyorum. Bu var olan en asil meslektir. Знаю, кое-кто не считает позирование уважаемой профессией, но я настаиваю, что это самая благородная профессия.
Artık ortak olduk, ısrar ediyorum. Мы теперь партнеры, я настаиваю.
Sayın Hâkim, ısrar ediyorum ki... Ваша честь, я хочу настоять..
Bayan Griffin, lütfen programımızı tamamlamanız için size ısrar ediyorum. Миссис Гриффин, пожалуйста, я прошу вас закончить программу.
Bir şeyi merak ediyorum, sen nasıl oldu da onun hâlâ suç mahalinde olduğunu anladın? Я не могу понять, как ты узнал, что она осталась на месте преступления.
Ryspaev'in parlemento'daki meslektaşı Dastan Bekeshev, birçok intiharın engellenebileceğini savunarak suç cezalarının arttırılmasında ısrar etti: Коллега Рыспаева из парламента Дастан Бекешев настаивает на ожесточение наказаний, предполагая, что таким образом можно избежать многих самоубийств:
Tamam. Foxtrot Michael Bir, iniş yapacağınız pist -5, tekrar ediyorum, -5. Фокстрот Майкл Один, вы должны зайти на полосу -5, повторяю, -5.
Ne yazık ki ısrar etmek zorundayım. Боюсь, что мне придется настоять.
Bu kız ne zaman evlenebilecek gerçekten de merak ediyorum. Когда она уже выйдет замуж? Вот мой вопрос.
Essex sırf bana nispet olsun diye sahneletmekte ısrar etti. Эссекс настоял на представлении. Чтобы позлить меня перед двором.
Hepinizi yatak odanızdaki renkleri saymaya davet ediyorum. Приглашаю и вас подсчитать цвета ваших спален.
Neden ısrar ettiğini anlamıyorum. Почему настоял на этом?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.