Sentence examples of "şeyi" in Turkish with translation "что-то"

<>
Yaptıkların herhangi bir şeyi değiştirecek mi sanıyorsun? Думаешь, твои действия хоть что-то изменят?
Ruslar bovling salonu gibi basit bir şeyi bile koruyamaz. Русские не могут поддерживать даже что-то простое как боулинг.
Sanki başka kimsenin bilmediği bir şeyi biliyor gibiydi. Будто знал что-то, чего другие не знали.
Zar zor görebiliyorken nasıl bir şeyi kontrol edebilirim ki? Как я могу контролировать что-то, когда едва вижу.
O uydu bağlantısında gördüğün şeyden dolayı eve gitmek için, elinden gelen her şeyi yapacak haldesin. У тебя есть что-то, благодаря чему ты можешь вернуться домой. Ты что-то увидел на экране.
Böyle bir şeyi sen de yapmak istemez miydin? Разве тебе не понравилось бы делать что-то подобное?
Sence böylesi çılgınca bir şeyi yapabilecek potansiyele sahip mi? Думаешь, он действительно способен на что-то такое безумное?
Oscar ve Martin'in ortak bir şeyi mi vardı? Было ли у Оскара и Мартина что-то общее?
Alejandro'nun dediklerini dinle ve bir şeyi yapmanı söylüyorsa yap yeter. Слушай Алехандро - если скажет что-то делать - делай. Всё.
Kalkarlar, madene giderler, her şeyi uçururIar ve tekrar yukarı çıkarlar. Утром спускаются в шахту, что-то взрывают, а потом вылезают обратно.
Yani sence biri bir şeyi örtbas etmeye mi çalışıyormuş? То есть ты думаешь, кто-то пытался что-то инсценировать?
Christopher için yapabilecek bir şeyi olup olmadığını sormaya gelmiş. Он спрашивал, можно ли что-то сделать для Кристофера.
Bence ben Jess Murphy ile bir "ölümcül cazibe" şeyi yaşıyor gibiyim. У меня тут с Джесс Мёрфи случилось что-то вроде "рокового влечения".
Evet, hayaletimizin satacak bir şeyi olduğunu var sayarsak, Moda Haftası muhteşem bir pazar. Да, хорошее предположение что наш призрак хочет что-то продать, Неделя моды хорошее прикрытие.
Yani bilinçaltım bana eksik olan bir şeyi mi söylemeye çalışıyor? Значит моё подсознание пытается указать мне, что что-то пропало?
Ben Glee Klubündeyken bir şeyi açıklamak istediğimde bunu bir şarkıyla yapmak bana hep yardımcı olmuştur. В хоре, когда я хотела что-то объяснить, я делала это с помощью песни.
İlk bakışta normal bir yıldırım gibi gözüküyor, fakat teknoloji başka bir şeyi açığa çıkarıyor. На первый взгляд она выглядит как обычный удар молнии, но техника обнаруживает что-то ещё.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.