Sentence examples of "şeyler" in Turkish with translation "что-то"

<>
Kadınlar bir şeyler kurabilen erkeklerden hoşlanır; seksi bir şey. Женщинам нравятся мужчины, способные что-то смастерить, это сексуально.
Yok, biliyorum. O kahrolası mega kiliseye yetişmek için bir şeyler yapmamız lâzım. Мы должны сделать что-то, чтобы одержать верх над этими чертовыми служителями церкви.
Poseidon'un böylesine öfkelenmesi için önemli bir şeyler olmuş olmalı. Что-то должно было произойти, чтобы так разозлить Посейдона.
Şu andan itibaren sürekli yeni şeyler deneyeceğiz. Теперь мы будем постоянно делать что-то новое.
Eğer Karma gerçek olsaydı, şimdiye elimde iyi bir şeyler olurdu. Ничего. Если Карма действительно есть, сейчас должно случиться что-то хорошее.
Nasıl olduğunu bilmiyorum ama ters giden bir şeyler var. Не знаю, как, но что-то не так.
Bir şeyler öğrenir öğrenmez, resmi bir açıklama yapacağız. Как только что-то узнаем, мы сделаем официальное заявление.
sanki dava açmanı engellemek için bir şeyler söylemem gerekirdi. Я должен что-то сказать, чтобы избежать судебного процесса.
Bir şeyler söylemeye çalıştı ama sonra sinirlendi. Она пыталась что-то сказать, потом занервничала.
Sence; arabada, nereye gitmiş olabileceğine dair bize ipucu verecek bir şeyler bırakmış olabilir mi? Думаешь, он оставил там что-то, что наведет нас на мысль, куда он делся?
Bu vakada biraz daha yardım istemesini gerektirecek bir şeyler var. Что-то по этому делу, ему понадобилась еще кое-какая помощь.
Her iki gece de bana bir şeyler olmuştu! Что-то случилось со мной в оба эти вечера!
Sanırım o benden bir şeyler saklıyor. Я думаю, она от меня что-то скрывает.
Mesele güzel ve büyüleyici bir şeyler yapmak. Главное - сделать что-то красивое и удивительное.
Merlin, bana anlatmadığın bir şeyler var gibi bir hisse kapıldım. Мерлин, мне кажется, что ты что-то от меня скрываешь.
Harika şeyler kaybedeceksin ama hayatına devam edeceksin. Вы потеряли что-то прекрасное. Но продолжайте жить.
Birkaç panel koymamız gerek fakat bir şeyler ekmeye başlamak için bunu beklememize gerek yok. Осталось несколько панелей, но нам не нужно ждать, пока что-то вырастет само.
Başına kötü bir şeyler gelmeden Zoey'yi bulmamız gerekiyor. Нужно найти ее пока что-то ужасное не случилось.
Bir bebek, küçük güzel bir bebek ve görmezden gelmeye çalıştığım diğer şeyler. Ребёнок. Прекрасный маленький ребёнок. И ещё что-то, чего я стараюсь не замечать.
Dinle, Richard'ın benden bir şeyler sakladığını biliyorum. Слушай, я знаю, Ричард что-то скрывает.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.