Sentence examples of "Arabayı park edip" in Turkish

<>
Arabayı park eden oydu. Это он припарковал машину.
Yani kolayca arabasını park edip Danni'nin dairesine yürüyüp onu öldürebilir ve otele geri dönüp geceyi orada harcayabilir. Он легко мог припарковаться, дойти до квартиры Денни, убить ее, и вернуться в отель.
Brittany arabayı park edene kadar bekleyebilir miyiz? Может подождешь, пока Бриттани припаркует машину?
Az önce park edip bir restorana girdiler. Они просто припарковались и пошли в ресторан.
Topu sakladım ve arabayı park etti. Он подъехал, я спрятал мяч.
Arabayı park ettiğimiz yerin arkasında kestirme bir yol var. Кстати, там, за стоянкой есть короткий путь.
Bernadette arabayı park ediyor da. Бернадетт как раз паркует машину.
Neden Kramer ormanlık bir yere arabayı park etmiş? Зачем Крамеру надо было парковать фургончик в лесу?
Hatta arabayı park edecek zaman bile bulamamışlar. У них не было времени даже припарковаться.
Ekibimden birkaç kişi Casey'nin çaldığı arabayı park halinde bulmuşlar. Мои ребята нашли за углом машину, угнанную Кейси.
Arabayı bu sokağa park etmemelisin. Ты не должен парковать автомобиль на этой улице.
Joey, arabayı buraya'ye park et. Джо ты паркуешь машину на улице.
Arabayı ön tarafa park ettim. Я припарковал машину у входа.
Havaalanı polisi arabayı uzun süreli park noktasında bulmuş. Полиция аэропорта нашла его машину на долговременной парковке.
Cinayetlerin bağnazlık ile harekete geçmediği, bir park çekişmesinin gereksizliği halihazırda delil gösteriliyor. Бессмыслица спора за место на парковке уже используется в качестве доказательства того, что убийства не были мотивированы нетерпимостью.
O arabayı daha yeni almıştım. Я только получила эту машину.
Çocuklar atalarının ayak izlerini takip edip zengin kültürlerini koruyacaklar mı - gelecek karar verecek. Пойдут ли молодые по следам своих предков и сохранят ли богатую культуру, решит будущее.
Fakat eğer bir Müslüman park çekişmesi üzerine üç kişiyi vursaydı, tartışmanın gereksizliği, katilin vahşiliği olarak gösterilirdi. Но если бы мусульманин застрелил трех человек за парковочное место, то бессмыслица спора приводилась бы в качестве доказательства его жестокости
Şu arabayı da ekle. Добавьте ещё ту машину.
Liber8, akıllılık edip GPS cihazından kurtulmuştu. Освобождение сработали умно, смогли отсоединить его.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.