Sentence examples of "Bir kova" in Turkish

<>
Bir kova tavuk lütfen. Ведро крылышек, пожалуйста..
Ben de bir kova cin isterdim. А я бы от ведра джина.
Bir kova gaz yağımız var. У нас собой ведро керосина.
Bağırıyordu, ve bir de baktım bir kova dolusu çikolata sosunu yeni kırmızı gömleğimin üstüne döktü. Она кричит, и следующее что я вижу она поливает шоколадным сиропом мою новую красную рубашку.
Neredeyse bir kova siyah kan emdi benden. Ведро черной крови она из меня выпила.
Git, babana bir kova getir. Эй, сходи принеси папе ведёрко.
Neden oyuncak bir kova kürek? А почему ведёрком с лопатой?
Üstünde sizin isminiz olan bir kova dolusu var bunlardan. Sağlık kuruluna kanıt olarak kullanılacaklar. У нас есть целое ведро этого с твоим именем на нем доказательства медицинской комиссии.
Dünyanın pek çok yerinde kadınlar bu işi ağrıkesici olmadan, bir kova sıcak suyla yapıyorlar. Женщины во всем мире делают это дома при помощи пары ножниц и ведра горячей воды.
Benimle bir kova taşmışım gibi konuşmayı kes. Прекрати говорить со мной как с тупой.
Karım bana garajda üstümü çıkarttırıyor sonra yanıma bir kova sıcak su ve sabun bırakıyor. Жена заставляет раздеваться в гараже и ставит таз с теплой водой, кладет мыло.
Köşede bir kova var. Там ведро в углу.
Bir kova su daha getirin. Еще пару ведер воды сюда.
Ve zahmet olmazsa dönerken bana bir kova tavuk getir. И если не сложно, принеси мне ведро цыплят.
Bir kova bira alacak. Он попросит ведро пива.
Etiyopyalı Bir Adamın Issız Ölümü Одинокий конец одного из самых публичных людей Эфиопии
Artık Bayan Hoş Kova yok. Больше никакой Мисс Любезное Ведёрко.
Internet'i herkesin özgürce bağlanabildiği, iletişim kurabildiği, yazabildiği, okuyabildiği, izleyebildiği, konuşabildiği, öğrenebildiği, yaratabildiği ve yenilikler icat edebildiği açık bir ağ olarak muhafaza edin. Поддержка Интернета как открытой сети, в которой всякий обладает свободой объединяться, общаться, писать, читать, смотреть, говорить, слушать, изучать, создавать и производить что - то новое.
Koku ve kova için çok üzgünüm. Извините за запах, и ведро.
Afgan büyümek babanın seni hiç bir sebep yokken sabah'da uyandırmasıdır, çünkü hayatta tembelliğe yer yok. Папа поднимает вас с постели в шесть утра в выходной без всякого повода, просто потому что вам никогда нельзя лениться.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.