Sentence examples of "Güneş batmadan" in Turkish

<>
Onu güneş batmadan getirmeye söz vermiştin! Ты обещал вернуть ее до заката!
Cin güneş batmadan önce elimizde olacak. Мы вернем джинна еще до заката.
Güneş batmadan girip çıkmalıyız. Нужно успеть до заката.
On binlerce kişi güneş batmadan öldürülüyor. Тысячи были убиты до захода солнца.
Sadece gel, güneş batmadan önce bir kamp yeri bulmalıyız. Пока светло, мы должны найти место, чтобы переночевать.
Bırakın yeşil çayırlarda boydan boya güneş parlasın, bu dünya güvenli bir liman olsun Bırakın dünya çocuklar için güvenli bir yer olsun, bu çok mu şey istemek?... Пусть новое солнце осветит эти зелёные пастбища, пусть этот мир станет безопасным приютом Пусть этот мир станет безопасным для детей, неужели я так много прошу?
Kumar ve fuhuş yüzünden telafisi daha da külfetli günahlara iyice batmadan şunları yatıştırayım en iyisi. Их надо осадить, пока кости и шлюх не сменили более дорогие для починки грешки.
Yetkililerin açıklamalarına göre, güneş çarpması ve susuzluktan etkilenen sıcak hava dalgasının mağdurlarının çoğu inşaat işçileri, yaşlılar ve evsizler. По словам властей, большинством жертв стали строители, пожилые или бездомные люди, получившие солнечный удар или пострадавшие от обезвоживания.
Kariyerim batmadan önce, şu güneş tutulması hikayesini bitirmeye çalışıyorum. Пишу статью про затмение, пока моя карьера ни закатилась.
Bana bir de güneş şemsiyesi ver. Дайте ещё и зонтик от солнца.
Gün batmadan dönmüş olurum. Я вернусь до заката.
Güneş sistemini ele alalım. Вспомните о солнечной системе.
Bugün saç, yarın güneş. Сегодня прическа а завтра солнышко.
Herkes güneş sistemimize veda etmeye hazır mı? Все готовы попрощаться с нашей солнечной системой?
Dışarıda çok yağmur yağıyordu Ama inatçı bir güneş ışığı ilk günümzün sabahında yatak odamıza vuruyordu. На улице шел дождь, но маленький упрямый лучик солнца светил прямо на нашу кровать.
Uyu, böyle güzel güneş ışığında! Какое спать, когда такое солнце!
Görecek bir şey yok, güneş ışığı. Нечего тебе здесь делать, солнечный свет.
Pencerenin yerini değiştirdim. Böyle güneş daha iyi geliyor. Я переделал окно, чтобы сюда попадало солнце.
Güneş tepeye dikildi, dostum. Солнце уже встало, дружок...
Defol git, güneş ışığının üstünde yürüyorum! Пошли вон! Я гуляю под солнцем!
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.