Sentence examples of "Pek çok konuda" in Turkish

<>
Pek çok konuda yetenekli olabilir, ama katil değildir. Он способен на многое, но он не убийца.
Evet, diğer pek çok konuda da iğrenç şakalar yaptın. Да, ты плохо шутишь о большом количестве других вещей.
Henry, David'le ikimiz pek çok konuda ayrı düşüyoruz ama bu konuda ikimiz de hemfikiriz. Генри, у нас с Дэвидом много разногласий, но в этом мнении мы сходимся.
Pek çok konuda yanılmışım. Я во многом ошибался.
Hemşire Jackie Peyton listede bulunan suçu aleyhinde bir çok konuda azarlandı. Список нарушений против медсестры Джеки Пейтон долгий, как и осуждения.
Dünyanın pek çok yerinden, her yaştan insan şehri farklı bir bakış açısından daha iyi tanıyabilmek için En Kötü Turlara katılmış. Люди всех возрастов, активисты или нет, приезжающие из разнообразных стран, например, Австралии, Таиланда и Германии, кому просто хотелось взглянуть на город с другой стороны, присоединились к The Worst Tours.
Bir çok konuda iyi olmayabilirim ama bu konuda iyiyim. Я многого не умею. Но в этом я хорош.
Ekim ayının sonunda Guangzhou'da hafta sonu düzenlenen ilk Çin - Rusya İnternet Medya Forumu'nda Rusya ve Çin'den pek çok resmi görevli ve üst düzey medya figürü bir araya geldi. В последние выходные октября чиновники и заметные деятели медиасферы из России и Китая встретились в Гуанчжоу на первом в истории российско - китайском форуме интернет - СМИ.
Son birkaç gündür de pek çok şey yaşadı. И за последние дни она через многое прошла.
Elimizde pek çok seçeneğimiz var galiba. О, ну тут полно вариантов.
Cesedinin pek çok implantı varmış. У этого трупа много имплантов.
Pek çok kez âşık oldum. Pek çok acılar çektim. Я много раз влюблялся и много раз терпел боль.
Terapimiz pek çok insan için zorlu bir tedavidir. Наша терапия - непростое средство для многих людей.
Reddington geçmiş yıl içinde uluslarası pek çok geniş kapsamlı suça aracılık etmiş. Реддингтон был посредником в самых существенных международных криминальных операциях за последние лет.
Harlem'de, Watts'da, Philadelphia'da pek çok evladımız yalın ayak geziyor. Большинство наших детей ходят босиком в Гарлеме, Уоттс, Филадельфии.
Aynı hisleri paylaşan pek çok yaşam formundan biri olduklarına hiç şüphe yok. Нет сомнений, что многие формы жизни с ними в этом согласны.
Pek çok iyi nitelikleri var. У него много отличных качеств.
Pek çok insan robotlara kötü davranmış olabilir, ama bu ikisi değil. Множество людей плохо обращались с роботами, но только не эти двое.
Ulaşılabilecek pek çok enerji kaynağı mevcuttur. Существует множество других доступных источников энергии.
Daha satılacak pek çok Sovyet mühimmatı var. Здесь хватает старого советского оружия на продажу.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.