Sentence examples of "Suyun içinde" in Turkish
Jessica King ağaçta suyun içinde duruyordu. Çıplaktı. Ve her yanı zincirlere dolanmıştı.
Джессика Кинг, плавающая на дереве нагая с цепью опоясывающей ее тело.
Etrafta bolca av olabilir ama aslanlar onları suyun içinde kovalamakta zorlanır.
Вокруг много добычи, но львам сложно догнать её по воде.
Cellatlar, sanıkları suyun içinde bir destek bulamayacakları noktalara doğru kaydırmak için kürekler kullanır.
Двое палачей вёслами оттолкнут подозреваемую от берега, где у неё не будет поддержки.
Bu işi niye suyun içinde yaptığımızı sorabilir miyim?
а почему непременно нужно было входить в воду?
Ksenik asit, suyun içinde ksenon trioksitin dağılması ile oluşan bir soy gaz bileşiğidir.
Ксенонистая кислота - соединение благородного газа, кислота ксенона в степени окисления + 6.
İtfaiyeciler alevleri söndürdü. Bir saat içinde yangını kontrol altına almış olurlar.
"Пожарные потушили огонь и проведут там контроль в течении часа.
Brokoli ve maydanoz kimi zaman orman gibi görünebilir ya da suyun üstünde yüzen ağaç yaprakları küçük teknelere benzeyebilir.
Брокколи и петрушка похожи на деревья в лесу, а листья, плывущие по воде, напоминают маленькие лодочки.
Ülke dışından insanlar yaşanan çevre felaketinin kurbanlarının yanlarında olduklarını göstermek için suyun yakınlarında çekilen fotoğraflarını Facebook "ta paylaştı:
Люди по всей стране выразили солидарность с жертвами экологической катастрофы, разместив на Facebook снимки, сделанные ими у воды.
Çok nazik bir beyefendi, bir hafta içinde hazır edebileceğini söyledi. Parayı nakit istiyor.
Очень вежливый мужчина сказал, что подготовит в течение недели, и берёт наличными.
Botlardaki filolar balık iskeletli siyah bayrakları ve beş renkteki miras bayraklarını sallayarak, suyun üzerinde protestolarını gerçekleştirdi.
Целая флотилия лодок во время протестов на воде наряду с традиционными пяти - цветными флагами подняла чёрные флаги со скелетами рыб.
Doğumdan sonraki saat içinde aklı ve bedeni sağlam hâlde teslim edilmeli.
Он должен быть доставлен в целости в течение часов после рождения.
Bazı İngilizler suyun altında kulaklarıyla nefes alabilir.
Некоторые англичане могут дышать в воде ушами.
Haklısın, bunlar bizim kara kutumuz oldu. Her şeyimiz bunların içinde.
Ты права, это наш черный ящик, там внутри всё.
Ama yumurtanın içinde dönen harika şeyleri düşünsenize bir.
Но представьте чудо, которое происходит внутри яйца.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert