Sentence examples of "Zehirli" in Turkish

<>
Eminim etrafta tür zehirli salıncak vardır. Уверен, существует видов ядовитых качелей.
Yıllar önce Fritz Haber zehirli gazının savaşı daha çabuk bitireceğine beni ikna etmeye çalışmıştı. Много лет назад Фриц Габер убеждал меня, что его ядовитый газ ускорит войну.
Benzin, ağır metaller, nitrat, sonuç olarak su zehirli. Бензин, тяжелые металлы, нитраты. В общем, вода отравлена.
Büyücü kadının odasından biraz zehirli içki aşır ve bardağına koy. Налей отравленного пойла со своей ведьмовской кухни в его бокал.
Bir kediyi zehirli yiyecek olan bir kutuya koyduğunu hayal ediyor. Представь, что кота поместили в ящик с отравленной едой.
O dua ederken, rahipler zehirli ekmeği Lorenzo'ya verecekler. Пока он молится, священники подадут Лоренцо отравленную евхаристию.
Camille onun için çalışıyor ve onun şirketi de Glades'e zehirli atık döküyor. Камилла работала на него а его компания сбрасывала токсические отходы в Глэйдс.
Savunma Bakanlığı ile çalışan sayısız şirket bu tip zehirli materyal içeren silah testi yapmıştır, ama artık yapmıyoruz. Знаете что? Множество подрядчиков Минобороны в прошлом проводили испытания различных токсических материалов. Сейчас мы этого не делаем.
Küresel ısınma, bitmek bilmeyen savaşlar zehirli atıklar, çocuk işçiler, işkence, soykırım. Глобальное потепление, нескончаемые войны, токсичные отходы, детский труд, пытки, геноцид.
Diğerinin atmosferi ise insan yaşamı için zehirli. На второй - ядовитая для людей атмосфера.
Fakat gerçekten ilginç yaşam mağaranın derinliklerinde bulunur zehirli gaz konsantrasyonunun alarmımı çaldırmaya yetecej kadar yüksek olduğu yerde. В глубине пещеры, где концентрация ядовитого газа превышает предельно допустимую, таятся самые необычные формы жизни.
Zehirli su dalgam seni, seni kez öldürmeliydi! Ядовитый прилив должен был убить тебя тысячу раз!
Herkes kovana zehirli ilaç sıkmam gerektiği söylüyor, ama ne diyebilirim ki, onları dikkate değer buluyorum. Мне все советуют опрыскивать улья ядом, но, что тут скажешь? Мне интересно этим заниматься.
Böylece, bilgisayarı zehirli DNS sunucusuna bağlanan bir kullanıcı, orijinal olmayan bir sunucudan gelen içeriği kabul etmeye kandırılır ve kötü niyetli içeriği bilmeden indirir. Пользователь, чей компьютер ссылается на отравленные DNS-сервер обманом получает контент, поступающий от неавторизованного сервера и неосознанно загружает вредоносный контент.
Ama buradaki en zehirli yaratıklar balıklar değildir. Но большинство здешних ядовитых существ не рыбы.
"Babası zehirli madenlerde insan dedektör olarak çalışırdı." Ее отец работал в качестве канарейки на ядовитых рудниках.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.