Sentence examples of "acı çekerek" in Turkish

<>
Fakirlik içinde ve acı çekerek kırık bir kalple öldü. Она умерла из-за разбитого сердца в бедности и боли.
Kalbimin derinliklerinde, Bob Kelso'dan nefret ediyorum ve acı çekerek ölmesini istiyorum. Глубоко в душе я ненавижу Боба Келсо и желаю ему мучительной смерти.
Umarım o küçük sürüngen acı çekerek ölmüştür. Надеюсь, этот слизняк умер в муках.
Sen acı çekerek büyüdün. Ты рос в страданиях.
Erkek arkadaşımın acı çekerek yabani şekilde birkaç eşkiya tarafından dövülmesiyle sorumlu olan adam söylüyor bunu. И это говорит человек, ответственный за жестокое избиение моего парня, руками каких-то головорезов.
Neden acı çekerek gideyim ki. Я не хотела бы пострадать.
Bir insan neden acı çekmeyi seçer anlayamıyorum. Не понимаю, почему люди предпочитают страдать.
Savunmanın yapmaya çalıştığı tek şey onu bunun içine çekerek oyalamaya çalışmak. А защита просто пытается затянуть дело, втягивая его в это.
Acı, nefret, kıskançlık... Боль, ненависть, зависть...
Bu güzellik kötüleri hızlı iyileri ise yavaş ve acı bir şekilde öldürür. Эта красавица убивает плохих быстро, а хороших - мучительно и долго.
büyük mutluluk ve büyük acı. Много счастья и много страданий.
Bir nebze bile olsun acı ya da heyecan hissetmiyorum. Я давно не чувствую ни боли, ни радости.
Bu aşılardan ailene veya herhangi birine bahsedersen aklının alamayacağı kadar acı verici ve yavaş şekilde ölmeni sağlarım. Расскажешь про это родителям, кому угодно, и я позволю тебе умереть медленной и мучительной смертью.
Tüm acı ve dehşet senin için mi yaşandı, ya da yaşatıldı? Неужели вся эта боль и ужас произошли или были устроены ради тебя?
Acı yoksa, kazançta olmaz, değil mi? Без боли нет победы, не так ли?
Doğduğum andan itibaren her türlü fiziksel acı konusunda ustalaşmak için eğitildim... Меня с рождения учили справляться с физической болью, преодолевать простую...
Başka türlü bir hayat da olmalı, böyle bir acı için yaratılmış olamayız. Должна быть другая жизнь. Невозможно, чтобы мы были рождены для таких страданий.
Sen bana o kadar acı çektirdikten sonra mı? После всей боли, которую ты мне причинила?
Acı acıdır, hatırladın mı? Боль есть боль, помнишь?
Travis, bu acı verecek biliyorum o yüzden acele etme. Тревис, я знаю, это больно, не спешите.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.