Sentence examples of "adamı" in Turkish with translation "человека"

<>
Bana emri veren adamı ele vermeyi teklif ediyor. Он предложил мне сдать человека, отдавшего приказ.
Peder, senin bir adamı öldürdüğünü söyledi. Преподобный сказал, что ты убила человека.
Onu buldunuz mu, Başkan Taylor? Babamı öldüren adamı? Госпожа Президент, вы нашли человека, убившего моего отца?
Doğru. Başlangıçta bir adamı adaya düzgün şekilde sızdırmamız yalnızca üç ay sürdü değil mi? У нас ушло три месяца на то, чтобы внедрить своего человека на Лонг-Айленд.
O zavallı adamı üç yıl boyunca dolandırıp durdun mu? Ты обманываешь того бедного человека в течении трех лет?
Rodney King diye bir adamı hatırlıyor musun? А помнишь человека по имени Родни Кинг?
Yarı vahşi bir domuzu kendi rızası dışında taşımak, bir adamı kaçırmaktan daha zordur. Больше проблем с перевозкой полудиких свиней против их воли, чем с похищением человека.
Oyuncağınız bir adamı adamı öldürdü, Erroll White. Ваша ручная крыса убила человека, Эррола Вайта.
İlk kez bir adamı ellerimle burada boğdum. Здесь я впервые задушил человека голыми руками.
Washington Polisi Eric Matheson diye bir adamı arıyor. Окружная полиция разыскивает человека по имени Ерик Матсон.
Daha yeni bir adamı öldürmüş bir meta insan dışarıda öylece dolanıyor. Она всё ещё на свободе. Мета, что недавно убила человека.
Ama artık o başlığın altındaki adamı görebiliyorum. Но теперь я вижу человека под капюшоном.
Şu anda hizmet ettiğin adamı öldürmek için yemin etmiştin. И когда-то клялась убить человека, которому теперь служишь.
Bay Whitten ölü bir adamı sorguya çekemez. Мистер Уиттен не может допросить мёртвого человека.
CIA bir adamı Kuzey Humphrey Bulvarı'nda tutuyor. ЦРУ удерживает человека на Северной Хамфри Авеню.
Henry Ballard adında bir adamı arıyorum, onu tanıyor musunuz? Я ищу человека по имени Генри Баллард. Вы его знаете?
Çok yakışıklı ve iyi görünümlü bir adamın öyküsünü anlatıyor, adamı ben oynuyorum. Пьеса эта про одного очень красивого и статного человека, его играю я.
Sadece bir adamı cinayetten suçlamanın garip olduğunu düşünüyorum. Bu kadar yarım kalmış iş varken. Просто мне кажется странным обвинять человека в убийстве, когда остаётся столько невыясненных обстоятельств.
Öyle. Bir yılını adamı aramakla geçirdin sonra onu saldılar ve sen hiçbir şey yapmıyorsun. Целый год вы искали человека со снимка, и в итоге ничего не сделали?
Ayrıca bir adamı parmak uçlarınla öldürüp kılıcının ucunda dengede de durabilirdin. И мог убить человека кончиком пальца и балансировать на острие меча.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.