Sentence examples of "beş parasız" in Turkish

<>
Onu beş parasız terk etmezsin, değil mi? Ты ведь не оставишь его ни с чем?
Eşini beş parasız bırakmışsın. Вы бросили свою жену.
Bir tekne aldı ve beş parasız öldü. Он купил лодку и умер без гроша.
Beş parasız bir adam. Человек совершенно без денег.
Ayrıca beş parasız değil, eli sıkı diyelim ona. И не на мели, а экономный. Это правда.
Aynı beş parasız sitarcı! Тот самый нищий музыкант.
İşin aslı şu ki, o şimdilik beş parasız bir asistan. Ну правда в том, что сейчас он стеснен в средствах.
Beş parasız kaldığım zaman, kendi kendime oynuyorum. Когда я без денег - я играю одна.
Babası bizi terk edip beş parasız bıraktı. И отец ее бросил нас без гроша.
22 Nisan 1833 yılında Dartford İngiltere "de 62 yaşında iken beş parasız bir şekide hayatını kaybetti. Ричард Тревитик умер 22 апреля 1833 года в Дартфорде (графство Кент) в полной нищете.
Bir takıntım var, her yolculuğumda pasaportun benimle olup olmadığını beş dakikada bir kontrol ediyorum. У меня обсессивно - компульсивная привычка проверять паспорт каждые пять минут во время путешествий.
Parasız, gözü dönmüş birçok eleman birazcık zevk için her şeyi yaparlar. Отчаянные парни, без денег, готовы на все ради маленьких удовольствий.
Filipinler'de basketbola gösterilen ilgiye merak besleyen Richard Daniels son beş yılını ülkenin kırsal alanlarındaki basketbol potalarını fotoğraflayarak geçirdi. Заинтересовавшись популярностью баскетбола на Филиппинах, Ричард Дэниелс провел последние пять лет, фотографируя баскетбольные кольца в сельской местности страны.
Neden parasız çalışsın ki? Почему он работал бесплатно?
Mostafa Azizi Haziran tarihinde; "milli güvenliğe karşı birlik ve ihtilaftan" beş yıl, "Dini Lider'e hakaretten" iki yıl ve "devlete karşı propogandadan" bir yıl hapse mâhkum edildi. июня Мустафа Азизи был приговорен к пяти годам лишения свободы за сговор против национальной безопасности, двум годам за оскорбление главы государства и одному году за пропаганду против государства.
Tatlım, tüm dünyanın tuvalet tıkanıklıklarını parasız açmak isteyen bir adamla evli olmayı seviyorum. Милый, чудесно, что я вышла за парня, готового прочищать туалеты бесплатно.
Kelimelerin kaymasını, düşmesini ve oynama şeklini anlamaya çalışırken son beş yıldır ısrarla yazıyorum. Я писала рассказы последние пять лет, упорно пытаясь понять, каким образом слова заставляют играть текст новыми красками.
Ve parasız, onunla evli kalmaya değer bir nokta göremedim. Без денег я не вижу смысла оставаться замужем за ним.
Botlardaki filolar balık iskeletli siyah bayrakları ve beş renkteki miras bayraklarını sallayarak, suyun üzerinde protestolarını gerçekleştirdi. Целая флотилия лодок во время протестов на воде наряду с традиционными пяти - цветными флагами подняла чёрные флаги со скелетами рыб.
Majestic şehri parasız kaldı. Город Маджестик -- разорен.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.