Sentence examples of "belirgin bir" in Turkish

<>
Assefa, sadece yazılarıyla değil aynı zamanda çeşitli siyasi gruplar düzenlemesiyle 'lerin Etiyopya öğrenci hareketi sırasında ve sonrasında belirgin bir rol oynamıştır. Как своими трудами, так и непосредственно занимаясь организацией различных политических формирований, Ассефа сыграл выдающуюся роль как в период студенческого восстания в - х, так и в последующие годы.
Bence sarı olmalıydım ama sarı çok belirgin bir renk. Я собирался задумать желтый, но желтый такой банальный.
Çok belirgin bir şey senin zaman çizgini değiştirdi. Что-то очень значительное повлияло на вашу временную линию.
Belirgin bir biçimde poliçeden hariç tutar. Которая четко оговорена в его полисе.
Bu gösterilerdeki şaşırtıcı ittifak Fransız kamuoyu üzerinde belirgin bir etki yarattı.. Неожиданное единство этих выступлений произвело сильное впечатление на общественное мнение Франции.
Belirgin bir reaksiyon yok. Ну, реакция неоднозначная.
Sigara içmenin "Akciğer Fibrözisi" nin belirgin bir tetikleyicisi olduğunu biliyorsunuz. Вы знаете, что курение - существенный фактор риска для фиброза легких.
Belirgin bir iz buldum, ama dördü burada diğerlerinden ayrılıyor ve şu geçide doğru devam ediyor. Я нашёл основной след. Четверо отделились вот здесь, и поехали через этот проход, сэр.
Belirgin bir özellikleri var ve muhtemelen bir tür mozaiğin parçasılar. Она отличается и, вероятно, является частью какой-то мозаики.
Bu izlerde pek belirgin bir detay yok. А в следах не так много деталей.
Tıpkı belirgin bir dağ veya nehir gibi bu manyetik anomaliler de birer sınır işareti olarak görev yapabilir. Так же, как приметные горы или реки, эти магнитные аномалии могут служить в качестве ориентиров.
Bıçakta belirgin bir iz yok. На ноже отпечатков не найдено.
Belirgin bir şey ve... Что-то четкое и одно...
Çok belirgin bir suratınız var. У Вас очень запоминающееся лицо.
Bu belirgin bir imza bırakan ve bunu ne saklamaya ne de hafifletmeye çalışan bir katil. Это убийца, который оставил определенный след, а затем попытался спрятать или смягчить его.
Belirgin bir gelişme var öyleyse. Ну это уже явные подвижки.
Vücudunda belirgin bir yaralanma yok. Нет видимых травм на теле.
Sol elinde de belirgin bir şey yok. Ничего уже не видно на левой руке.
Maalesef, Jan belirgin bir şekilde beni erkek arkadaşı olarak düşünmedi. Однако, Джен точно не рассматривала меня, как своего парня.
Öyle belirgin bir toplantı değil. Ну, очевидно не одна.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.