Sentence examples of "bilmiyorum" in Turkish

<>
Bilmiyorum Lloyd, beni de bu korkutuyor. Не знаю, и это меня пугает.
Bilmem. Kişisel hayatın hakkında hiçbir şey bilmiyorum sonuçta. Я ничего не знаю о вашей личной жизни.
Üzgünüm, bunun ne tür bir sosyal durum olduğunu gerçekten bilmiyorum. Прошу прощения, я не понимаю какая именно это социальная ситуация?
En azından eski adı buydu. O zamanda, kontrolü ele alan neo-faşistlerin ne isim vereceğini bilmiyorum. Я не уверен, что неофашисты которые теперь им управляют, все еще его так называют.
Sadece bir tane mermi vardı, ayrıca bunu yapan tetikçi mi bilmiyorum. Только одну, и я не уверена, что это сделал стрелок.
Bak, bilmiyorum adamım ama, şu anda sizin biraz yardımız lazım. Слушай, я не знаю, но сейчас мне нужна ваша помощь.
Bak, DC olayı olmadan ne yapacağımı bilmiyorum artık ama benim bir şeyle baş ettiğim yok. Geçtim gitti. Слушай, теперь я даже не знаю, что нам делать, и я не справлюсь с этим.
Ayrıntıları tam olarak bilmiyorum ama tek bir görevim var. Подробностей я не знаю. Но у меня есть задание.
Önceden nasıl bir şey olduğunu bilmiyorum, ama şimdi orda herkes patenle dolaşıyor. Не знаю о чем это было, но сейчас там все на роликах.
Hayır, buralarda bowling salonu var mı, yok mu bilmiyorum. Нет, не знаю, есть ли тут боулинг. Надо посмотреть.
Niye Bay Green senin başına bela açmak istedi bilmiyorum. Не понимаю, зачем мистеру Грину желать тебе неприятностей.
Annemin ellerinin tam olarak ne zaman titremeye başladığını bilmiyorum. Не уверен, когда руки моей мамы начали трястись.
Crawford, saat boyunca onu tutmaya hazır, ama bunun Dina Bryant ve çocuklarına yardımı olur mu bilmiyorum. Кроуфорд задержит его на часов, но не уверена, что это поможет Дине Брайант и ее детям.
Bilmiyorum, ama Jane'in bir şeylere tutunması gerek ve bunu ona vermemiz gerek. Я не знаю, но Джейну нужна поддержка, и мы ее обеспечим.
Nasıl olduğunu bilmiyorum ama ters giden bir şeyler var. Не знаю, как, но что-то не так.
Böyle bir şeyi halka açık bir parka koyabilir miyiz, bilmiyorum. Не знаю, сумеем ли мы написать такое в общественном парке.
Madem tek arzusu bize bu çılgın duvarı inşa ettirmek ne diye Kells'de sanatçılar var hiç bilmiyorum. Не понимаю, зачем здесь нужны художники? Аббат лишь хочет, чтобы мы строили стену.
Neden bilmiyorum ama geri döndüğümden beri hiçbir şey aynı gelmiyor. Не знаю почему, но с возвращения всё кажется другим.
"Gizli" veya "Süsen Çiçekleri" ne anlama geliyor ben de bilmiyorum. Я тоже не знаю, что значат "тайна" и "ирисы".
Ben ölecek miyim, sen ölecek misin, bilmiyorum... Не знаю умру ли я, умрешь ли ты.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.