Sentence examples of "bir şeyler" in Turkish with translation "что-то"

<>
Translations: all38 что-то26 что-нибудь12
Randy, o suyu içtiğim zaman. Bir şeyler oldu. Рэнди, я выпил той воды, что-то случилось.
Wendy'nin Victor hakkında bir şeyler söylediğine kulak misafiri oldum. Я слышала, как Венди говорила что-то о Викторе.
Bence Alan Turing'in bir şeyler saklıyor. Думаю, Алан Тьюринг что-то скрывает.
Şimdi, şu insanlar da varken, bir şeyler üretmeyi deneyeceğim. Здесь и сейчас, с этими людьми я пытаюсь что-то создать.
Kıyıda köşede hep kötü bir şeyler olduğunu görürdü. Он всегда видел, что приближается что-то плохое.
Sanki "Rocky bu olanlar için bir şeyler yapmalısın". demek gibi Bir şeyler yapmalı Sam. Будто он говорил, "Рокки, ты должен сделать что-то с тем, что происходит".
Chelsea benim için iyi bir şeyler yapmalı. Челси должна сделать для меня что-то хорошее...
Burke bir şeyler saklıyor, ve sen de yardım ediyorsun. Ты лжешь. Берк что-то скрывает, а ты помогаешь ему.
Murphy Yasası, kötü bir şeyler olacak anlamına gelmez. Закон Мерфи не утверждает, что произойдёт что-то плохое.
Buffy, şimdi bir şeyler yapmamız gerekiyor. Баффи, нам нужно что-то сделать сейчас.
Carly, biz Asya konusunda bir şeyler duymak istemiştik. İşlerin bu kadar ilerlediği konusunda fikrimiz yoktu. Мы надеялись услышать хоть что-то по Азии, но мы не представляли, насколько планы продвинулись.
Biraz önce bir şeyler hissettim ancak geçti. Şu an iyi. Чуть раньше я что-то почувствовала, но сейчас всё прошло.
Geçen sekiz yılın ardından gerçekten sana bir şeyler söyleyebilir miyim? Могу ли я сказать что-то удачное, после восьми лет?
Şef, mahalledeki insanlar bir şeyler biliyor olabilirler. Шеф, люди из того района что-то знают.
Dushan Petrovich, yine bir şeyler karalıyorsun. Душан Петрович, Вы опять что-то строчите?
Millet, çimento fabrikasında bir şeyler dönüyor. Ребята, на цементной фабрике что-то происходит.
Bir noktada, kocanın senden bir şeyler sakladığını biliyor olman gerek. Вы должны понимать, что ваш муж что-то скрывает от вас.
Ve sen de bir şeyler almalısın. И тебе тоже нужно что-то выбрать.
Sen sadece aynada bir şeyler gördün. Ты просто видела что-то в зеркале.
Peki, ama, hastalığı senle tanıştıktan hemen sonra kaptım. Bu yüzden bence bir şeyler saklıyorsun. Ну, я заболела им сразу после тебя, поэтому, думаю, ты что-то скрываешь.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.