Sentence examples of "bir zamanlar" in Turkish

<>
Frank, bir zamanlar sen de heteroseksüel aşk yolundan geçtin. Фрэнк, однажды ты пошел по правильной дорожке гетеросексуальной любви.
Hennessy, Beeman, onlar bir zamanlar senin arkadaşlarındı, hatırladın mı? Хеннесси, Бимен, они когда-то были и твоими друзьями, помнишь?
Cade bir zamanlar ona yakın birini kaybetti ve beni sorumlu tuttu. Кейд однажды потерял близкого человека, и он считал меня виновным.
Bir zamanlar katlı minare olan kule ,'te depremde yıkılmıştı. Башня, бывшая когда - то - ярусным минаретом, была разрушена во время землетрясения в году.
Heykelin arkasındaki nina bir zamanlar ünlü Gülistan sinemasıydı. Когда - то здание за скульптурой было известным кинотеатром "Gulistan".
Ama bir zamanlar yakındınız. Но вы были близки?
Bu kutunun bir zamanlar Pandora'ya, yeryüzündeki ilk kadına ait olduğu söylenir. Говорят, что он когда-то принадлежал Пандоре, первой женщине на Земле.
Buddy bir zamanlar ikimizin gelmiş geçmiş en şirin bebeğe sahip olacağımızı söylerdi. Просто Бадди раньше говорил что у нас были бы самые симпатичные дети.
Bir zamanlar, bütün bunlarla ilgilenen bir adamım vardı. Раньше рядом был тот, кто занимался всем этим!
Bir zamanlar nüfusumuz 00 idi. Когда-то наша нация насчитывала тысяч.
Bugün, Brady Çocukları'nın bir zamanlar neşeyle şarkısını söylediği gibi güneşli bir gün. Это, как когда-то радостно пели дети из семейки Брейди, солнечный день.
Burası bir zamanlar hastaneymiş gibi. Похоже, здесь была больница.
Bir zamanlar insandı. Saftı ve iyi olan Salvatore ile birlikteydi. Она была человеком, невинной, встречалась с хорошим Сальваторе.
Ajan Cooper'ın bir zamanlar tanıdığı bir adamla ilgili eski bir dosya. Старое дело, касается человека, которого однажды знал агент Купер.
Bir zamanlar biri şöyle demiş: "Bilgi güçtür" Кто-то однажды сказал, что знание - это сила.
Bir zamanlar çok ilginç bir konuşma yapmıştım. Iki arkadaşım var. Однажды у меня был очень интересный разговор с двумя друзьями.
Bir zamanlar şövalyeyken, şimdi bir soytarıyım. Когда-то я был рыцарем. А теперь шут.
Ancak bir zamanlar, düşmanın kim olduğunu bilmiyorduk bile. Но когда-то давно мы даже не знали своего врага.
Bir zamanlar Libby adında yüksek bir kulede yaşayan bir prenses varmış. "Жила-была принцесса по имени Либби. Она жила в высокой башне.
Burası bir zamanlar Lily'in eviydi. Однажды это был дом Лили.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.